Berkun Meral

Yüzüne ışık tutulmuş tavşan!

Önceki yazılarımda sanki bu durumun başımıza geleceğini biliyormuşum gibi sadece Rusya ile geçinen acente ve otellerin farklı pazarları da elinde tutması gerektiğini söylemiştim. İçime doğmuş demek. Bunun üzerine ‘başka müşteri var da biz mi getirmiyoruz’ tarzında tepkiler aldım. Gerçekten başka müşteri yok mu?

Nerede 90’larda otellerimizi dolduran Almanlar, İngilizler? Küstüler mi bize? Ne yaptık acaba onlara? Yoksa pahalıyız diye mi gelmiyorlar? Var mı mantıklı bir cevap?

Frankfurt’tan Antalya’ya dönerken, uçağımdaki bir Alman yolcunun koltuğu başka birine daha satılıyor, yolcunun ilk sözü şu “Türkiye eşittir, Kaos!”. Bir dönem Türkiye’den başka lokasyon tanımayan Almanlara ne yaptık ki şimdi arkamızdan böyle konuşur oldular…

Acaba Rus turistler bize Alman, İngiliz veya diğer ülkelerin turistlerinden daha fazla mı kazanç sağlıyor? Yoksa, karın tokluğuna mı getiriyoruz? Hiç düşündük mü işin bu tarafını? Yıllarca iç pazarı görmezden gelip, geceliği 20 euroya kadar düşen fiyatlarla her şey dahil Rusları ağırlamadık mı otellerimizde?

Peki geriye dönüp baktığımızda nasıl bir istatistik çıktı? Bir tane otel patronu acaba Alman turistten mi daha fazla kazanıyoruz yoksa Rus turistten mi diye bir soru sordu mu? Yoksa otel dolu nasıl olsa diyerek keyfine mi baktı?

Şimdi ne olacak, başarabilirsek pazarın yönü değişecek. Bize küsen pazarlarla yeniden barışmaya çalışacağız. Belki yeni pazarlar yaratacağız. Yabancı tur operatörleri daha baskıcı bir yol izleyecek, ellerine düştük bir kere. Belki bir çok şirket iflas bayrağını çekecek.

Yeni pazarlar oluştururken, dijitale kaymak da şart. Resort Turizm Kongresi’nde üzerine basa basa belirtilen bir konu artık turizmin tamamen dijitale kaydığı idi. Hatta TUI Nordic Ceo’su 3 sene sonra basılı hiçbir medya organında reklam çıkarmayacaklarını, dijital mecralarda bulunmayan tesisleri de pazarlamayacaklarını belirtti. Bu anlatılanları anlayabilen kesimin çok az olduğunu düşünüyorum. Çünkü uçak düştüğü gün reklam projeleri geri çekildi, reklama ayrılan bütçeler ciddi oranda azaltıldı. Bravo! Ne kadar mantıklı bir hareket! Yahu nedir bu tutumlu olma merakı Türk milletinde. Nereye gidersen git, hangi panele katılırsan katıl karşına dijital medya çıkmıyor mu? En ufak bir arkadaş sohbetine bile girdiğinde konuyu Facebook’a getirmiyorlar mı? Bilinen büyük gazeteler bile baskı sayılarını azaltıp tamamen dijitale kaymadı mı? Bugün ‘Booking.com, Google reklamcılığına 40 milyon doların üzerinde bütçe ayırdı’ denildiğinde hafif bir ürperme olmuyor mu sende? Hiç mi? Dijital denildiğinde “yüzüne ışık tutulmuş tavşan” gibi mi bakıyorsun? O halde bırak eski kafalığı, yeni nesle emanet et tesisini.

Çarşamba günü Adnan Menderes Turizm Fakültesi öğrencilerinin konuğu oldum. Dersleri ne? Sosyal medya. Amaçları ne? Sosyal medyada nasıl marka pazarlanır… Keyifli bir söyleşi oldu. Cin gibiler! Gözler ışıl ışıl! Meraklılar ve eminim mezun oldukları zaman icraatları ile ses getirecekler. Çünkü dijital dünyaya inanıyorlar ve dijital dünyayı yaşıyorlar. Aktif olarak sosyal medya kullanıyorlar. Onlara güvenin, gelecek onların ellerinde.

Bu Makale 17.03.2016 - 10:08:33 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.