Yerli malı Türk’ün malı, her Türk onu kullanmalı
İşinize gelmedi mi? Alıştınız, alıştırıldınız değil mi? Globalizasyon, globalleşme teraneleri ile alıştırıldık, alıştırıldınız. Şimdide yerli malı neden kullanalım? der gibi bakıyorsunuz başlığa.
Çok eski değil, 1980’lere kadar okullarda yerli malı haftası büyük hazırlık ve coşkuyla hazırlanır ve kutlanırdı. O zaman yerli malları günümüz koşullarına göre oldukça düşük standartlarda olmasına rağmen üstünde durulur, özendirilirdi. Şimdi bırakın okullarda, boyalı basında tek satır yok. Nasıl olsun? Kağıt ithal, boya ithal, bilgisayar ithal, oturduğu masa ve hatta sandalye ithal. Gazetedeki yemekhane tepsisi ithal, yemeğin malzemesi ithal, patronun onlara verdiği araba ithal. Nasıl olacakta ‘Yerli Malı Haftası’ için kampanya yapacak.
Gel zaman, git zaman Türkiye’de her tüketim ürününde kalite arttı, aynı hızda da yabancı mallar serbest ekonomi, serbest piyasa adı altında oluk gibi vatanın her karışını istila etti. Artık market raflarını dolduran mallardan tutun, neredeyse Pazar tezgahları dahi ithal mallarla doldu. Çikita muz ile başlayan istila, Avrupa mal özentisi sonrasında da ekonomik ama kalitesi düşük Çin malları ile devam etti.
Paramız elin memleketine dönmemek üzere akar oldu. Alın terimizi, kazancımızı, emeğimizi, milli servetimizi önce özenti daha sonra da ekonomik ama tapon mallar uğruna yabancı memleketlere yollar olduk. Onlara sattığımız mal bir iken aldığımız mal iki oldu. İstilaları devam ediyor. Ne yerli pirinç, ne yerli buğday, ne yerli mısır, ne Anamur muzu, ne Buldan keteni, ne Bünyan halısı. Hepsinin yerini Çin, Hint, Afrika, Amerika, Almanya yetmiş iki milletin malları aldı, ne gam ki yerli malına özen ve talep hızla düştü.
Bari sektör olarak biz yaptığımız hatalardan dönelimde otellerimizde yerli malı öncelikli satın alma politikaları oluşturalım.
Dünyada bunun örneği çoktur. Hatta yerli malını geçin, konuyu daha da daraltıp, bölgesel ürünler ve üretime öncelik vermenin gururunu pazarlamasında kullanan birçok tesis vardır. Ama hepsi el memleketlerinde. Turizm Bakanlığı yıldız denetiminde yerli malı kullanımına ekstra puanlar versin, tabi ithalatı pompalayarak memleketi borç batağına sürüklemek bir politika değilse.
Bu yıl 12-18 Aralık tarihleri 1946 ile globalleştiğimiz 1983 yılına değin kullanılan adı ile ‘Yerli Malı Haftası’ yeni adı ile ‘Tutum, yatırım ve Türk malları haftası’. Bu kez, bu sene bu haftayı hatırlayalım ve gereğini yapalım. Bilinçli turizmcinin ne yapacağını bildiğinden zaten eminim.
Bu Makale 23.01.2015 - 09:39:32 tarihinde eklendi.