Türk turist neden Yunan Adaları’nda tatil yapmak istiyor?
Yunan Adaları son yıllarda Türkler arasında oldukça popüler hale geldi, gezginler adalarda neredeyse ayak basmadık yer bırakmadı.
Tatilcilerin bir kısmı, Bodrum Çeşme ya da Antalya yerine Yunan Adaları’nda tatil yapmanın planlarını yapıyor. Hem sosyal medyada hem de sohbetler arasında sıkça “Biz falanca adada tatildeydik? Siz hangi adadaydınız? Aaaa o restorana gitmedin mi?” gibi sorular havada uçuşuyor.
Türkiye ve Yunanistan bir denizin iki yakası.. Aynı kültür, aynı deniz, aynı hava..
Bizim tesislerimiz Yunan Adaları’na deyim yerindeyse bin basar.. Peki buradaki güzelim turistik beldeleri bırakıp neden Yunan Adaları’na gitmeyi tercih ediyoruz? Ya da Yunanistan’da olup Türkiye’de olmayan ne?
Lüks otel aramıyoruzÖncelikle Türkiye’de belirli destinasyonlarda tatil yapmaktan sıkılan bir tüketici profili var. Boy boy fotoğraf çektirip, sosyal medyada değişik yerlerden yer bildirimleri yapmayı çok seven bu profil, farklı arayışlar içinde…
Yunanistan’ın bize bu kadar yakın olması bu kesim için büyük bir avantaj… Bodrum ya da Çeşme’deki lüks otelleri beğenmeyen tatilci, Yunan adalarında çok standart otellerde konaklamayı kabul ediyor. Yani adalara geldiğinde lüks otel aramıyor. Konaklama yerinin temiz ve rahat olması yeterli. Kısacası bambaşka bir kimliğe bürünüyor.
Fahiş şezlong paraları ödemiyoruzStandart otel ya da motellerde kalan Türk tatilci, halk plajlarından denize girmeyi tercih ediyor. Yani Türkiye’deki gibi saçma sapan şezlong ve plaja giriş paraları ödemek zorunda kalmıyor.
Bu plajlara giderken amacı sadece denize girip, güneşlenmek... Özellikle kadın tatilci, süslenip püslenmek zorunda değil. Çünkü kimse kimseyi incelemiyor ve kıyafeti olmuş mu olmamış mı diye birbirine bakmıyor.
Ünlüler burayı tercih ediyor çünkü Bodrum ve Çeşme’de paparazziler altında tatil yapmak istemiyor. Bunun yerine kendilerine çok yakın bir kültürde tatil yapmak istiyorlar. Öte yandan Ege adaları beyaz yakalı yurdum insanı için de ideal kafa dinleme yerine dönmüş durumda. Birkaç günlük tatil için hayatınızın dışında başka bir hayata zorlamıyor sizi. Yani bağlamdan koparmıyor. Tabiri caizse göbeğinizi içinize çekerek fotoğraf çektirmenize gerek yok.
Bütçeniz sarsılmıyorYunan yemekleri neredeyse Türkiye ile bire bir aynı.. Ancak önemli bir fark var. Buradaki yemekler çok daha ucuz. Öte yandan Yunanistan kurdaki artış nedeniyle eskiye göre görece çok ucuz olmasa da en azından kazıklanmadığınızı biliyorsunuz. Bir restorana gittiğinizde ter kokan asık suratlı bir garsonla karşılaşmıyorsunuz. Restoranın sahibi sizi kapıda karşılıyor ve size en güzel yemeklerini ikram etmek için çabalıyor. Otoparkta vale krizi yaşamıyorsunuz. Bu sıcak hizmetin karşılığında bütçeniz sarsılmadan güzel yemekler yiyebiliyorsunuz.
Yerel insanlar rahatlar, doğal davranıyorlar, mesafe koymuyorlar size, lokalde olanı korumaya gayret ediyorlar. Bu da zaten sürdürülebilir turizmin önemli kriterlerinden biri değil mi?
Yunan adalarında kendinizi yabancılaşmamış, samimi bir iklimde özgür hissedebiliyorsunuz. Günümüz gezginleri için bu paha biçilemez bir durum. O nedenle akın akın turist çekiyor bu adalar. Kısaca insanların egosu alınmış burada! Hatta geçtiğimiz günlerde Yunanistan'ın 18 bin nüfuslu Santorini Adası'nda halk “yeter” o kadar turist gelmesin bile diyebildi.
Özetle Türkler, kendilerini Yunan adalarında ‘gerçek’ bir tatilci gibi hissediyor ve huzur içinde tatillerini yapıyor. Peki Türkiye’de neden bu şartlar sağlanamıyor? Bence hepimiz -Yunan adalarındaki turizmciler daha fazla zengin olmadan- şapkamızı önümüze koyup bu sorunun cevabını düşünmeliyiz.
Bu Makale 14.11.2017 - 12:13:49 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Yazınıza katılıyorum ama eklemem geteken şeyler de var.Bizim tatil yöreleri büyükşehirleri andırıyor marketler büyük alışveriş mağazaları limanlarvb.şahsen insan kalbalığını keşmekeşi görünce büyükşehirdeki gibi stresli ve dertli bizde tatil yapmak.Türk turist de yeterince değer görmüyor ,doğallık görmüyor .Az bilinmek kafa dinlemek ve hayatın akışını anlamak için yunan adaları cezbedici.Yunana halkının bir özelliği de paralı plajlara karşı kitlesel eylem yapmış olmaları .Bizde ise en iyi koylar hep özel plajların ,otellerin elinde bunu gören yerli turist de ülkede tatil yapmak istemiyor açıkçası.
-
yazınızı yeni okudum af ola ancak bir iki şeye değinmek isterim
1. tanınmamak ve yunan adalarında daha rahat hareket edebilmek.
2. dönüşte sizin de belirttiğiniz gibi falanca adaya gittim orada şöyle dolaştım falan gibi sözlerle arkadaş gruplarında hava atmak.
3. bu tatil yerlerine gidip gelenler neden acaba orada görmüş oldukları zorluklardan hiç bahsetmezler .
4. türkiye de bulunan konaklama yerlerinde göstermiş oldukları kaprisleri veya egoları acaba orada da gösterebilmişlermidir.?
bu maddeler çok sıralanabilir.
bizde ucuz olsun 4 dörtlük hizmet alalım mantığı olduğu müddetce zor.
belki bazı arkadaşların zoruna gidecek ama türkiye deki oteller, hizmet, doğa ve tarihi yerler hiç bir yerde yok ancak buraların korunması ve işletilmesi konusunda sıkıntılar var sanırım onlarda zamanla düzelir işallah.....
saygılarımla.....
-
Sadece deniz,güneş, kum diye turizm yaparak ancak buraya kadar gelinirdi.
-
Bence turk turizmindeki en onemli sorun plansiz buyume.Bence cogu otel sahibi yatirimlara fizibilite calismasi yapmadan karar veriyorlar. Bazen sadece prestij amacli yatirim yapanlar bile var. Yatirimlari en kisa surede yani 1 yada 2 sene icinde cikarmaya calisiyoruz. Buna ac gozluluk demek. Turisti kaziklanacak insan olarak goruyorlar. Once hizmet vereceksin sonra o sana gelir olarak geri doner. Uzun seneler sonra Cesme de ailemle tatile gittik. Tabiki bayramdan once. Otel yerine sehir icinde bir pansiyonda kaldik. Ve her gunumuzu odanin disinda tum koylari gezerek gecirdik. Sabahlari firindan boyoz yumurta yiyerek cayla beraber Cinar altinda kahvalti yaptik. Cok muhtesemdi. Luks bir otelden kalmaktan daha cok zevk aldik. Boylece esnafta kazandi sadece otel sahibi degil. Odanin manzarasinin ne onemi var eger butun gununuzu odada gecirmiyorsaniz. Yunan adalarinda Turklere insan muamelesi yapiyorlar yolunacak kaz degil.
-
Elinize sağlık Serdar bey, bir cümleyle en doğru analiz!
-
En önemli nedenler bunlar mı? Siz bilmiyorsanız en önemli nedenleri, bu yazıları bilenler yazsın.
-
Hepimizin söylemeye çalıştığı söylemler benzer aslında.Ama artık gerçekten kara tarafında Otel fiyatları yüzde 25-50 yükseldi.
-
Eda Hanım,
Çok güzel bir analiz yapmışsınız. Benim kişisel görüşüm bizim millet olarak ekonomi ve ticaret konusunu henüz keşfetmemiş hizmeti de anlamamış olduğumuzdur. Tesadüf bu konuyla ilgili hazırladığım yazımı Pazartesi yollamış olacağım.
-
Tüketim toplumu olduk, artık hiç bir şey bizi memnun etmeyecek.