Turizm sektörü ve teknoloji
Gelişen, değişen, sürekli güncellenen dünyaya; ondan çok daha hızlı güncellenen yazılımlar, teknolojik ürünler, elektronik aletler ile ayak uydurmaya çalışıyoruz.
Bugünün orta yaş üstü bireyleri milenyumu yaşamış, öncesini görmüş ve şimdiye ayak uydurmuş bir kitleden oluşsa da, arayı yine de çok iyi kapattıkları söylenemez. Yeni neslin, üç yaşındaki çocukların teknoloji ile ilişkilerine ise artık şaşırmıyoruz bile. O halde, daha ne zamana kadar 'şimdinin çocukları teknoloji ile çok iç içe' deyip, yeni dünyaya burun kıvıracağız? Yeni neslin sahip olduğu imkan ve teknolojiye, bugünün otuz yaş üstü kitle çocukken sahip olabilseydi, bugünün çocuklarından farklı bir çocukluk mu geçirecekti? Ya da şöyle diyelim; sosyal medyanın altmış yaş üstü kullanıcıları, hesaplarını hepimizden daha sık kullanıp genelde her fotoğraf ve konuya katılım sağlamıyorlar mı?
Teknoloji cep telefonumuzdaki internetten ibaret değil elbette. Bugün dünyanın en değerli on markasının sekizi iletişim ve teknoloji hizmeti sunan şirketlerden oluşuyor. Ne havayolu şirketleri, ne petrol ne de lüks tüketim. Google, Facebook, Microsoft, Apple ve diğerleri dünyanın seyrini değiştirmeye devam ediyorlar.
Peki biz üretmeyenler neler yapıyoruz? Dünya ülkeleri ikiye bölünmüş durumda, bunlar teknoloji üretenler ve teknoloji tüketenler olarak birbirlerinden ayrılıyorlar. Tahmin edeceğiniz üzere ülkemiz tüketenler tarafında. Bugüne dek yapılan çalışmalar da yakın gelecekte üretenler tarafına geçme ihtimalimizin pek mümkün olmadığını gösteriyor. İşte bu yüzden hala işletmeniz için teknoloji adına bir şeyler yapmadıysanız hızla kendinize bu alanda bir bütçe ayırmanız gerekiyor. ‘‘Sosyal medya önemli, biz de olalım, hesaplarımız olsun, bir şeyler paylaşalım herkes yapıyor biz de yapalım’’ yaklaşımındaysanız uzun vadede rakiplerinizden geri kalacaksınız demektir. Bugün bir kongre düzenlense ya da turizmle ilgili bir çalıştay yapılsa, teknolojiden yararlanma konusu gündemde mutlaka yer alacaktır ancak sıra uygulamaya geçmeye geldiğinde bu alanda yapılacak harcamalar sokağa atılan para gibi değerlendirilip ‘‘gittiği yere kadar gitsin’’ demeye devam edilecektir.
Son yıllarda sektör temsilcilerinin hep aynı şeyleri söylediğini ancak çok azının bu söylenenleri hayata geçirdiğini görüyoruz. Dolayısıyla artık dinleyiciler de söylenenleri pek ciddiye almıyorlar. E-postasına yanıt vermeyen yöneticiler, teknolojik cihazlara dokunmaktan dahi çekinen patronlar, telefonuna gelen güncelleme bildirimini aylarca görmezden gelen koordinatörlerin yönettiği şirketlerde teknolojiye uyum süreci elbette geç kaydedilecektir. Teknoloji kullanmayı bilen çalışanlar ile teknolojiden korkan, onu kullanmayı bilmeyen ve bilmediğini belli etmemek için hırçınlaşan üst kadro arasında kalarak sürekli kayba uğrayan maalesef ki şirketlerdir. Bu kayıp belki kendini çok net, anlık ve hissedilir şekilde göstermediği için olsa gerek, çoğu işletme ne kaybettiğinin farkında bile olmadan kazanabileceklerini kaçırmaktadır. Siz telefonunuza gelen güncellemeyi bir tuşla başlatmaktan kaçınırken, rakibiniz Google reklamlarını etkin kullanıyor, backlink çalışmaları ile işletmesini hedef kitlesine ulaştırıyor.
Google bir ahtapot gibi bizleri kullandığımız cihazlar, okuduğumuz gazeteler, e-postalarımız ile sarıp sarmalamış ve attığımız adımı, tüketici alışkanlıklarımızı bizden daha iyi analiz etmişken, ya onunla el sıkışıp işletmemizin yararına sistemini kullanacağız ya da bırakacağız ve Google işletmemizi günden güne aramalardan, görünürlükten ve bilinirlikten silip bizi yok edecek. Biz orada olduğumuzu biliyoruz diye herkesin bildiğini varsaymaya devam ederken, teknolojiye yenildiğimizi fark ettiğimizde artık geri dönüşü olmayan bir zararın içinde kurtarılmayı bekleyecek hale geleceğiz. Gelecek, eskiye oranla çok daha hızlı gerçekleşiyor. Sürekli icat edilen cihazlar, gelecek ve zamanla ilgili algılarımızı değiştirdi, bir telefonun üst sürümünün üç yıl sonra satışa çıkarıldığı bir dünyada yaşamıyoruz artık. Bir zamanların devi Nokia neden artık yok? Kodak neden battı? İleriyi görmek ve değişime ayak uydurmaktan kaçınan ve kendine fazla güvenen firmalar gelecekte bir gün teknolojiye yenilecekler. İşletmenizin hacmini, gücünü, kapasitesini küçümsemeyin, işletmeniz artık dünyanın öbür ucunda bir kişinin iki parmağının arasında. Teknolojiden faydalanırsanız kazanacak, doğru iletişim kuramazsanız yavaş yavaş kaybolacaksınız.
Gelecek yazımızda sektörün sosyal medya ile ilişkisini ele alacağız.
Görüşmek üzere.
Bu Makale 28.02.2018 - 10:45:21 tarihinde eklendi.