Teşvikte sadece Antalya'da 5 ayrı fırsat var
Başbakan Erdoğan, yeni teşvik sisteminin ana hatlarını geçtiğimiz günlerde açıkladı.
Başbakan Erdoğan, yeni teşvik sisteminin ana hatlarını geçtiğimiz günlerde açıkladı. Ancak teşviklerle ilgili Bakanlar Kurulu Kararı, henüz Resmi Gazete'de yayımlanmadı. Bu nedenle, yeni teşvik sisteminin tüm ayrıntılarını bu aşamada bilmek mümkün değil. Yapılan ilk açıklamalara ve Başbakan'ın sunumuna göre, başta Antalya ve İstanbul olmak üzere, Türkiye'nin önemli turizm merkezleri, birinci bölgede; yani en az teşvik alacak bölgelerde sayıldı. Haliyle turizm yatırımcıları da umutsuzluğa kapıldı. Ancak durum o kadar da vahim değil.
YATIRIMCININ AVANTAJI BİTMEDİ
Evet daha önce ikinci bölgede sayılan Antalya, yeni sistemle birinci bölgeye alındı ancak turizm yatırımcılarının avantajları hala bitmedi. Yani “eskiden 10 lira vergisel teşvik alıyorduk, şimdi 8 lira alıyoruz” demek çok doğru bir açıklama olmayabilir. Yatırımı oluşturan arazi, bina, inşaat, istihdam edilecek personel sayısı, yurtiçinden veya yurtdışından alınacak makine, teçhizat, kullanılacak kredi miktarı gibi harcama kalemlerinin büyüklüğü aynı zamanda yararlanılacak teşvik miktarını etkileyen değişkenler arasında.
BÖLGE YERİNE İL BAZLI TEŞVİK SİSTEMİ
Antalya, Isparta ve Burdur'u içine alan Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı'nın (BAKA) Genel Sekreteri Tuncay Engin ve Antalya Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü Alaattin Özyürek'ten yeni sistemle ilgili bilgiler aldım. Tuncay Engin öncelikle yeni sistemde önceki sistemin aksine bölgelerin değil illerin ön plana çıktığını anlatıyor. Engin, eskiden 4 olan teşvik bölgesi sayısının 6'ya çıktığına; Antalya'nın 1'inci bölge, Isparta'nın 2'inci bölge ve Burdur'un 3'üncü bölge olduğuna vurgu yapıyor. Oysa, daha önceki sistemde her üç il de bir bölge sayılmış ve 2'inci bölgeye dahil edilmişti. Engin ve Özyürek, yeni sistem teşviklerde daha adil bir yapılanma getirmişse de daha yapılacak çok şey olduğu görüşünde. BAKA olarak il bazlı sistem yerine, bölge içi gelişmişlik farklarını da dikkate alarak, ilçe bazlı bir teşvik sistemini önerdiklerini belirten BAKA yöneticileri şu bilgileri veriyor:
YÜZDE YÜZ ADİL BİR SİSTEM DEĞİL
"Yeni teşvik sisteminde illerin ağırlığı daha da artacak; ancak yüzde yüz adil bir sistem olduğunu söylemek çok mümkün değil. Örneğin, Antalya'nın iç kesimlerinde yer alan Gündoğmuş ilçesi, Türkiye'nin sosyo-ekonomik gelişmişlik bakımından en alt sıralardaki ilçelerinden birisi. Antalya'ya bağlı olduğu için Gündoğmuş da teşvikler de birinci bölge sayılıyor. Keza, İbradı ve Akseki ilçeleri için de aynı husus geçerli. Antalya'nın Kemer ilçesi de birinci bölge; Gündoğmuş, İbradı, Akseki de birinci bölge. Buradaki sorunu gidermek için en adaletli yapılanma ilçeler bazlı bir teşvik sistemine geçilmesi olabilir. Orta ve uzun vadede bu konunun daha fazla dillendirileceğine inanıyorum."
Yeni sistemde yer alan önemli bir fark da şu: Eskiden iller bazında teşvikler veriliyordu; ancak bu esnekleştirildi. Yani bir yatırımın hangi ilde yapıldığından çok, bizzat hangi projenin olduğu daha önemli. Bazı stratejik projeler -ki cari açığı azaltmaya yönelik projeler- Türkiye'nin neresinde yapılırsa yapılsın, teşvik edilecek.
TURİZM GELİŞİM ALANLARI, KENTE BAKILMAKSIZIN 5'İNCİ BÖLGE...
Bir de özel önem taşıyan sektörler var ve bu sektörler arasında turizm de yer alıyor. Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgeleri'nde yapılacak turizm yatırımları, hangi ilde olursa olsun, 5'inci bölge teşviklerinden yararlanacak. Sadece Antalya'da 5 adet Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi ilan edilmiş durumda. Antalya'daki bu bölgeler Kuzey Antalya, Demre, Kemerağzı-Kundu, Kent Merkezi ve Oymapınar Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgeleri. Antalya'da bu bölgelerde turizm yatırımı yapmak isteyen yatırımcı, 1'inci bölge teşviklerinden değil, çok daha avantajlı olan 5'inci bölge teşviklerinden yararlanacak.
Sonuç itibariyle önümüzdeki günlerde çıkacak Bakanlar Kurulu Kararı ile teşvikler konusunda her şey daha fazla netleşecek; ama özellikle Antalya birinci bölgeye alındı diye üzülen Antalyalı turizmcilere, bazı alanlarda eskisinden bile daha fazla teşvik sağlandığını söylemek mümkün.
Bu Makale 12.11.2012 - 14:14:56 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
AKP iktidarı döneminde 2003,2006,2009 ve sonuncusu 2012 de olmak üzere 4 teşvik paketi hazırlandı.Hatta 2003 de hazırlanan teşvik paketinde Turizm ile ilgili, yabancı sermayenin önünü de açan. Bayağı iddialı bir program vardı. O zamanın şartları içisinde, bu paket talep gördü. Fakat bunların haricinde uygulanan teşviklerde madencilik ve enerji sektörü haricinde pek fazla rantabl olmadı. Bunun da başarısı sorgulanır durumdadır. Çünkü meydana gelen maden kazalarındaki ölümler ve HES rezaletleri. Bunun aslında bir teşvik değil. İnsan ve doğal yaşamı hiçe sayan bir talan yasası olduğunu gözler önüne seriyor.
Sayın Hükümet yetkilileri, teşvik hazırlıyor. İyi, ama iş teşvikler ile bitmiyor. Global dünyada ticari kuruluşların yaşamlarını ve rekabet güçlerini sürdürebilmesi için. Ana maliyetini oluşturan girdilerin, dünya fiyatları ile aynı düzeyde olması gerekiyor. Tüm sektörlerin ortak girdileri olan enerji fiyatları başlı başına bir problem. İşsizliğin getirdiği durum ne kadar da çalışan maliyetlerini aşağı çeksede ulaşım,iletişim ile tarım ve hayvancılıktaki maliyet girdileri malum.
Turizm konusuna gelince: Bugün Türkiyedeki yatırımcı Dünyanın en pahalı GAZ, ELEKTRİK, BENZİN, İLETİŞİM, ALKOLLÜ İÇECEK, ET SÜT ÜRÜNLERİNİ kullanıyor. Bu maliyetler ca. 100 odalı bir sejour oteli,rakibi ülke tesislerden ca. € 100.000 eksi ile sezona başlamasına neden oluyor. Bu teşviklerin uygulanabilir olması için. Herşeyden önce, bu maliyetlerin bir şekilde dünya rakamlarına eş değere çekilmesi gerekiyor. Diğer eksik bir konu da, SSK ödemelerinin devlet tarafından karşılanması. Bu realitede uygulanabilir bir teşvik değil. Özel bir yatırım projesinde veya belli yatırımları bir bölgede yoğunlaştırmada kullanılabilir. Ama, turizm sektöründe zor. Daha önce yatırım yapmış tesisler ne olacak ?
Yani kısaca, bu teşviklerin uygulanabilmesi için asıl önemli olan. Ana giriş maaliyetlerinin dünya ortalamasına çekilmesi. Yoksa, bu teşvik yasasıda diğer yasalar gibi kağıt üzerinde kalır.