Spor turizmi mi, spor yoluyla tanıtım mı?
Sporun içinde yer aldığı turizm yoğunlaşarak gündeme geliyor.
Antalya otellerinde kamp yapan futbol takımları, Antalya maratonu, Belek’teki golf turizmini öne çıkarmayı hedefleyen toplantı ve son olarak 11 Nisan’da başlayacak olan Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu… Birbiri ardına gelen bu aktiviteler, sporun içinde yer aldığı bir turizmin yoğunlaşarak gündeme geldiğini gösteriyor. Başlıkta “ yumurta mı tavuktan ?“ şeklinde aktarılan “ o mu, bu mu?” sorusu doğru değil. Aslında, spor turizmi ve onun bir ülke tanıtımı olarak kullanımı iki ayrı örgütlenmeyi içeriyor ve birbirini tamamlıyor.
Spor turizmi bir fiziki altyapı gerektirir. Anılan sporun en iyi koşullarda yapılabileceği tesislerin işletilmesi, pazarlanması ise arkadan gelen sorunlar… Dünyadaki benzerlerini yıllardır kullanan deneyimli sporcular (turistler!) en küçük bir hizmet aksamasında hemen eksi hanesine çizik atarlar. İşletmecinin, yöre idarecisinin spor geçmişinin olmayışı bile onları etkiler. Bölgenin yol altyapısının, benzer sporu yapan insanlarla buluşma olanağı verecek sosyal ortamların, malzeme desteği verecek satış noktalarının yeterliliği ve en sonuncusu yöre insanının sporcuya davranışı spor turizminin başarısını belirler…
Spor yoluyla turizm tanıtımı ise çok daha fazla bileşeni içerir. Hangi değerin tanıtılmak istendiği ilk sorudur. Eğer Türkiye’nin doğası, tarihi mirasları, kültürel değerleri öne çıkartılarak tanıtılacaksa, açık havada yapılan sporlar öne çıkar. Bisiklet yarışının bir tanıtım aracı olarak kullanımı, doğru organize edildiğinde tüm değerleri ortaya sereceği için en önemlilerindendir…
Özellikle tur şeklinde etaplı olarak gerçekleştirilen bisiklet yarışlarında birçok kurumun sıkı işbirliği gerekir. Yol standardı ve güvenliği, genel asayiş önlemleri, konaklama ve transferler konusunda kamu ve yerel idarecileri uyum içinde olmalıdır. Çünkü yüzlerce insan ve araç her gün bir şehirden diğerine göç etmektedir.
Doğaldır ki spor organizasyonun başarısı, bilinirliğini ne denli sağladığı, yani özellikle görüntülü basında hangi ölçüde yer aldığı ile ölçülür. Profesyonel ellerce çekilmiş, doğru medyada ve eş zamanlı yayınlanan bir spor organizasyonu ülke tanıtımı için en uygunudur. 11 Nisan’da İstanbul’da başlayıp, Kuşadası, Bodrum, Marmaris, Pamukkale, Fethiye, Finike, Antalya etaplarıyla devam edecek ve 18 Nisan’da Alanya’da sonlanacak olan Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu işte böyle bir yarıştır…
Bu Makale 07.04.2010 - 12:04:13 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Bu yil Londrada yapilan WTM Fuarinda bununla ilgili olarak cok onemli bir basin toplantisi yapildi. Toplantida konusmaci olarak FIFA dina Danny Jordan, 2012 Londra Olimpiyatlari CEO su, Kanada Olimpiyatlari CEO gibi bircok onemli spor yoneticisinin yani sira Exeter Universitesinden Spor Turizmi uzmani bir Profesor de katildi. Burada dunyada spor turizmi icin harcanan paranin yilda yaklasik 5 milyar euro oldugu konusuldu. 5 milyonun uzerinde insanin bir spor aktivitesini izlemek icin seyahat ettigi. Bunun yani sira tek sporcudan olusan ancak ciddi bir sporcunun kafilesinin bile en az 10 kisiden olsutugu ifade edildi. Eger sampiyonlar liginde mucadele eden bir futbol takimini dusunurseniz bunlarda en 70 kisilik kafileyle seyahat ediyormus. Londra olimpiyatlari CEO ise 2009 Kasim ayinda yaptigi aciklamada 2012 icin o tarih icin 10 bine yakin otel rezervasyonunun yapildigini soylerken. Guvenlik konusunda ciddi endise duydugumuz Dunya Futbol Sampiyonasinda gorev alacak guvenlik ekiplerinin Almanya'daki Futbol Sampiyonasinda gorev aldiklari ve cok iyi egitildikleri bu toplantida ele alindi.. Bunlar gibi bircok onemli konunun anlatildigi ve goruslerin paylasildigi toplantida, ne yazik ki ve ne yazik ki olimpiyat almaya aday sporda gelismeye calisna bir ulkenin ne bir turizmcisi, ne bir spor adami ve ne bir gazetecisi vardi. Sizde iyi niyetinizle burada bir sektoru okurlarla paylasmaya calisiyorsunuz. Kolayliklar dilerim. Bana dusen bir gorev varsa yardimci olmaktan buyuk memnuniyet duyarim.
