8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne iki gün kaldı. Birçok şirket çok büyük ihtimalle şu başlıklar çerçevesinde içerikler paylaşacak.
*Kadın istihdamı
*Kadın yönetici sayısı
*Cinsiyet eşitliği
*Kadına şiddet
*Kadının toplumdaki yeri
*Kadın şöyle, kadın böyle…
21. yüzyılda hala bunları konuşuyor olmamız ne saçma değil mi? Zaten olması gerekeni yapıp bir de bunun üzerinden PR elde etmeye çalışmanın ne gereği var? Mesela İsviçre bunları konuşuyor mudur? Veya Almanya? Elbette kadın istihdamın yüksek olacak, kat hizmetleri çalışanlarının yüzde kaçı kadın? Kaç kadın otel müdürü var bu sektörde veya kaç patron eşit donanımlarda olsalar bile otelini bir erkek yerine kadın müdüre emanet ediyor?
Markalar lütfen artık kolaya kaçmak yerine, daha yaratıcı fikirler geliştirip kadının gücüne, başarılarına odaklı kampanyalar geliştirebilirler mi?
Kadınlar ile ilgili yapılan sosyal sorumluluk projeleri her seferinde Türkiye’de iyi iletişimcilerin ne kadar da az olduğunu gösteriyor bize. Sosyal sorumluluktan ziyade, sosyal sorumsuzluk teşkil ediyor her biri. ‘’Herkes yapıyor, biz de yapalım, kadın deriz iki de kötü, zehirli kelime koyarız yanına, kınarız oradan iki haber çıkar hakkımızda tamam işte oldu, bitti’’ diyenler, bu yanlış algının kemikleşmesine aracılık ettiklerinin farkındalar mı acaba?
Bakın, kelimeler çok güçlüdür. Konfüçyüs’ün de dediği gibi, ‘’kelimelerin gücünü anlamadan insanların gücünü anlayamazsınız.’’ Zehirli kelimeleri ne kadar sık kullanırsanız o kelimeler o kadar yaygınlaşır, önce küçük, sonra orta, en sonunda çok geniş kitlelere ulaşır. Yanlış olanın yaygınlaşmasına, daha da kötüsü toplum tarafından ‘’normalmiş’’ gibi algılanmasına farkında olmadan elçilik etmiş olursunuz. Halbuki sizin amacınız bunun tam tersini yapmaktı, öyle değil mi? Bugün küçücük çocuklar kadına karşı yapılan olumsuz davranışların gölgesinde büyüyorlar bu ülkede. Olanı yok sayamayız ancak her Allah’ın günü üzerine konuşmamızın da bir anlamı yok. Şirketlerin kampanyalarını olumsuz iletişimden, olumlu iletişim yönüne çevirmesi gerekliliğini önemle iletmek istiyorum. Lütfen artık bu algının kemikleşmesine alet olmayın. Niyetiniz iyi ancak farkında olmadan bu yanlış algıya alet oluyorsunuz.
Yazımı Türk kadınının gücünü hatırlatarak sonlandırmak istiyorum. Neredeyse yüzyıl önce, savaştan, kıtlıktan, fakirlikten çıkmış bir toplumda, yeni kurulmuş bir cumhuriyette pilot, savcı, vali, opera sanatçısı oldu bizim kadınlarımız. İşte o güçlü kadınlara, kadının gücüne, azmine inanan herkese, Atatürk’e sonsuz saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Hepsi nurlar içinde uyusunlar.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü Kutlu Olsun!
Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.
www.turizmguncel.com internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, video ve fotoğrafların her türlü hakkı Turizm Güncel A.Ş.’ye aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez.
Copyright © 2018 - Tüm hakları saklıdır. Turizm Güncel
Tasarım & Yazılım Altyapısı DataNet Bilgi Teknolojileri