Kim kaliteli acaba?
Kar marjları azaldıkça son zamanlarda hemen hemen tüm işletmecilerin diline dolanan, bazı yayın organlarına da yazılıp çizilen sevimsiz bir laf söz var; “Kalitesiz Turist”
Hiç kimse binlerce kilometre ötedeki ülkesinden saatlerce yolculuğu yaparak parasını da ödemek kaydıyla şehrinize tatile gelen kişiye kaliteli kalitesiz etiketi yapıştıramaz.
Üstelik “Kalitesiz turist” söylemiyle ahkâm kesen bu zat-ı muhterem bölgeye turist getirilmesi için kılını kımıldatmaz, bölgeye bin bir güçlükle getirilen turistten nemalanır, aman turist sayısında düşüş yaşanmasın, sayının yanında ekonomik açıdan bir üst segmentteki turistin getirilmesi için uğraşanlara da çamur atmaktan da geri durmaz. Çizmeyi de aşıp turizm Bakanlığını bile işin içine katanların, TURSAB, GETOB ve MARTAB gibi mesleki örgütlere “kalitesiz turist getiriyorlar” şeklinde sataşanların olduğu bile biliniyor.
Kimilerine göre malum kalitemetre para harcama konusuyla eş değerli ise tatile gelen bu turist zaten kendine göre para harcamaya gelmiş. İğneyi kendine çuvaldızı başkasına batır der atalarımız. Turiste kalite yaftası yapıştıran kişi önce kendisine bir baksın. Kaç yıldır memleketine gidemediğini veya niye hiç yurt dışında tatil
yapamadığını düşünsün önce.
Ağzı olan konuşuyor hesabı işletmeciler ve işletmelerde çalışan vasıfsız personel bile bu konuda ahkâm kesiyor. Efendi sen önce kendine bir bak! Mesleki anlamda kendini geliştirmeyen ve yenilemeyen sen. 10 yıldır masanı, masa örtünü, sandalyeni yenilemeyen sen. Çatalını, kaşığını, tabağını değiştirmeyen sen. Promosyon bardaklarla servis vereceğim diye tırmalayan sen. Her türlü sahte ürün satmaya çalışan sen. Leş gibi kokan taksini, dolmuşunu temizlemeyen sen. Yolcu taşıdığın klimalı aracında klimayı bile çalıştırmayan sen. İşyerini yenilemeyen sen. Ama turiste kalite ayarı çekmeye çalışan yine sen.
Çalıştırdığın personelin ter kokusu 3 metreden geliyor, miden bulanmıyor mu? Elemanın, turistin karısına, kızına sarkıyor, tacizde bulunuyor duymuyor musun? Dükkânların önünde taburelerde oturup, gelene geçene laf atan, hanutçuluk yapan ve turisti rahatsız eden kişi senin personelin görmüyor musun?
Laf ebeliği yapmak yerine hiç öz eleştiri yaptın mı acaba? Verdiğim hizmet, sattığım ürün kaliteli mi diye düşündün mü? Turist neden işyerime girmeye korkuyor diye aklından geçirdin mi? İşini hakkıyla yapmaya çalışanı tedirgin ettiğini düşündün mü?
Sözün özü; kısacası diline doladığın “kalite kıyaslamasını” kendin için yaptın mı? Yani sen hangi seviyedesin? Kısacası “Sen kaliteli’misin arkadaş”?
Unutma ki sen kendi tabirinle vurguladığın “kaliteni” yükseltirsen, önce kendi prestijin ve marka değerin artar, sonra sattığın, pazarladığın ürününün fiyatı yükselir. İyi fiyata da hani beklenti içinde olduğun, cüzdanı dolu turistler var ya; işte onlar da gelir hiç merak etme.
Bu Makale 06.12.2013 - 11:44:43 tarihinde eklendi.