Kabus başlıyor!
Eylül sonuna geldik,
Antalya ve Güney Ege ülkemizin en önemli iki resort destinasyonu...
Tesislerin büyük bir bölümü dolu, büyük bir bölümünde de 'her şey' e rağmen hayat devam ediyor.
Öyle veya böyle 6 milyonun üzerinde turisti 250 bine yakın turizm emekçisi ile Antalyalı, 3 milyon turisti de 150 binin üzerinde Güney Egeli otel çalışanı ağırladı bu sezon.
Kısacası sadece bu iki önemli turizm destinasyonundaki 400 bin 'otel çalışanı' ile yiyecek içecek sektörü başta olmak üzere diğer yan branşlarda yaklaşık iki milyona yakın turizm emekçisi başlama noktasından bitiş noktasına taşıdılar Türk turizmini.
Yüzümüzü ağarttılar...
Ülkemizden severek veya sevmeyerek, üzülerek veya sevinerek ayrılan yabancı misafirlerimizin bu düşüncelerini oluşturan en önemli kriterlerin pay sahipleri olan turizm emekçileri...
Karın tokluğuna yakın az maaşla çalıştırılmış, yaptıkları işe saygı duyulmamış, kötü koşullarda ve havasız odalarda yatırılmış, horlanmış, bağırılıp çağırılmış, sevilmemiş, dertleri ile ilgilenilmemiş, üst kattakilerin hataları nedeniyle hakarete uğramış ara elemanlar,
En önemli nüvesi 'insan' olan bir sektörde "Ben çok ülkeler dolaştım, bir çok otelde kaldım. Bu işi en iyi ben bilirim" diyerek 'fantazi yaşam' odaklı birçok üst katta oturan patronun konu mankeni olarak gördüğü, bilgileri, tecrübeleri, eğitimleri, vizyonları hiçe sayılan üst düzey yöneticileri,
Topyekün turizm profesyonelleri şu günlerde büyük sıkıntı içindeler,
Bir çoğu karınlarını nasıl doyuracaklarını merak ediyorlar. Kredi kartları taksitlerini nasıl ödeyeceklerini, bir çoğu evde ekmek bekleyen ailelerini, yavrularını düşünmeye başladılar kara kara...
Bilemediniz on beş yirmi güne kadar Güney Ege'nin neredeyse tüm otelleri, Antalya’daki otellerin yarısına yakını kapanacak.
Sokaklar boşalacak, barlar, diskolar, restoranlar, dükkanlar kepenklerini indirecekler.
Bir buçuk milyona yakın turizmci nereye, nasıl gideceklerini bilemeden...
Hiçbir güvenceleri olmadan, başı boş, sokaklara terk edilecekler...
Kim düşünüyor bunları?
Her yıl yaşanan kabusu. Kim el atıyor bu kanayan yaraya?
Oteller güneşe selam derken, yollar dolmaya başlarken, dükkanlar kepenklerini kaldırırken...
Yine aynı kurguya, bunca meşakkate rağmen dönüp gelen,
Kimdir bunlar?
Onlar ki bırakın görev yaptıkları tesisleri, tüm ülkenin aynasıdırlar.
Turistle 24 saat kesintisiz onlar yüz yüzedir.
Yöneticileri ile birlikte oynadıkları takım oyunundaki performansları ülkenin performansıdır.
Onlar sektörü tek başlarına ayakta tutan profesyonellerdir.
Aldıkları rol turizm mesleği ve sektör içerisinde çok önemlidir.
Peki onlara, hemen her yıl böylesine acı ve korku dolu bir kabusu yaşatmak doğru mudur?
Tek gerçek olanın, sayıları milyonu aşan bu kızlı erkekli gençlerin, yıllarını sektöre adamış profesyonellerimizin birkaç gün içerisinde sokaklara dökülecekleri değil midir?
Bu konulara duyarlı olan turizm yatırımcılarımızı tenzih ediyorum.
Ya diğerleri?
İlgili bakanlıklar!
Devlet!
Yoklar! Hiç de olmadılar. Olmaya da niyetli gözükmüyorlar...
Yıllardır yazıp çiziyoruz.
Projeler üretip bir hevesle götürüp verdiğimiz yazı çizileri neden sonra tozlu raflarda buluyoruz...
Bu film hep başa sarılıp yeniden vizyona giriyor.
Üst kat odalardan ve Ankara’dan durum 'VAHİM' gözükmüyor demek ki!
Ama alt katta... Buralarda...
Bitiş noktası...
Kabus yine başlıyor!
Bu Makale 10.11.2012 - 12:33:13 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
serdar başkan büyük büyük kabusun ilk başlangıcını 1991 körfez krizi dönemine kadar geriye sarabiliriz düşüncesindeyim .ilk önemli kalifiye işgücü kayıpları bu dönemde başlayıp bugünlere sizin aşağıdaki saptamanızda belirttiğiniz şekilde gelmiştir( En önemli nüvesi insan olan bir sektörde Ben çok ülkeler dolaştım, bir çok otelde kaldım. Bu işi en iyi ben bilirim diyerek fantazi yaşam odaklı birçok üst katta oturan patronun konu mankeni olarak gördüğü, bilgileri, tecrübeleri, eğitimleri, vizyonları hiçe sayılan üst düzey yöneticileri,) sektör dışından gelen yatırımcının sektör çalışanına emekçi değil ama kötü yola düşmüş kişiler gözüyle baktığına sektörün değerlerini hiçe saydığına sahidim.saygılarımla
-
En karanlık gününde en çaresiz anında kenini ortaya atıyorsan eğer,
En umutsuz anında kenin için değil çocukların için kenini çare diye sunuyorsan eğer,
Yüreğinde çocuğunun sevgisini tutan hiç kimse çaresiz değildir.
Tüm kapılar üstüne kitlenmiş de olsa birinin kalbinde yer tutan hiç kimse tutsak değildir keni kafesine,
Çaresizlik aradığın çarenin belki tam önünde olması ama onu bulacak vaktin olmamasıdır çaresizlik.
Çaresizlik cevapsız kurak bir ıssızlık değildir.
Dışarıda devam edecek hayattır asıl engel,
Asıl engel sana geçit vermeyen seni umursamayan seni yutan hayattır asıl engel....
-
Saygıdeger ve cok degerli başkanım
Bizler birer turizm emekcisi olarak böyle bir sorunu irdeleyip gündeme tekrar getirdiginiz için size
ne kadar teşekkür etsem azdır.Evet ben ege bölgesinde ikamet ediyorum bazı arkadaşlar türkiyenin
degişik illerinden geliyorlar ama sorunları ortak sezon bitiyor ne yapacagız nasıl geçimimizi nasıl
saglayacagız bu çerceve içerisinde sayın bakan,sayın devlet büyüklerini göreve davet ediyorum.
En içten saygılarımla
Erkan ERGÜL
-
iyi günler sayın baskanım
öncelikle bir turizm calısanı olarak bu kanayan yaramıza parmak bastıgınız icin size cok tesekkur ederiz.
Konu ile ilgili yakın zamanda sizinle irtibata geçip sizden yardım alma planlaması içerisindeyim.
Şimdiden Teşekkür ederim.
Saygılarımla,
U.A.
-
boyle bır durumun konu alınması asıl sıkıntıyı ortaya yazabılmek gercekten zor turkıyemızde hep ıkıncı konu ışlenır Sayın baskanım bu yazdıklarınız ve ana temayı esas aldıgınız ıcın sukranlarımı ıletırım kesınlıkle bene truzım emekcısı olarak deyınms oldugumuz sıkıntılar ıcındeyız eve ekmek yaslı olan anne ve babama bakmakla yukumluyum ve kıs geldı sımdı yazın kazandıgımız 900 lıra maasla nasıl gecınebılırım nasıl kıs sezonun atlatabılırım dıye dusunmeye basladık. Bu yasantımıza sıhırbaz olsa emın olun sıhırlı değneyı catlar bı sey yapamaz sayın devlet buyuklerımızde umarım bu konu ıcın duyarlı olur. saygılarımla
-
Kabus Başlıyor, hepimiz için iş telaşı bir yana kariyer telaşı başlıyor..