İç turizmdeki reklam oyunu!
Öncelikle görmek istemeyenlere hatırlatırım 2012 yılındayız.
Yani herşeyin dijital ortamda yapıldığı bir çağdayız. Seyahat endüstrisinde satışlar, büyük bir oranda online rezervasyonla yapılıyor. Online yaşamı, mobil hayatı neredeyse sonuna kadar kullandığımız yıllardayız. Hayatımıza giren yeni teknolojilere adapte olmak için adeta zamanla yarışıyoruz. İnternetle yaşam şeklimizi, iş yapış tarzımızı anında değiştiriyoruz. Artık hayatımızın önemli bir parçası internet. Dünyada 2 milyarın üzerinde, Türkiye’de 35 milyona yakın kişinin internet kullanıcısı olması da ‘sanal alemin’ boyutlarını gözler önüne seriyor. İşletmeler online satış ve pazarlama kanallarını etkin kullanmada birbirleriyle inanılmaz bir rekabet yarışındalar. Oturduğunuz yerden dünyanın dört bir yanına rezervasyon yapmak artık elinizin altında.
Bütün bu gerçekler ortadayken bizim ülkemizde neler oluyor? Biz neler yapıyoruz?
Gazete sayfalarını açıyoruz çarşaf çarşaf turizm ilanları bize bakıyor. Hem de geçmiş yıllardan daha fazla, daha renkli, daha janjanlı, daha şaşalı...Dünyada başka hiçbir ülkede örneği olmayan bize özgü turizm gazete ilanları...
Bu işte sizce de bir tuhaflık yok mu?.
Tüm dünya; gelişmiş satış tekniklerini, hızlı iletişim araçlarını, teknolojik pazarlama yöntemlerini kullanırken bizler Türk turizmini hala gazete sayfalarında niçin küçültemiyoruz? Bu savurganlığa niye son veremiyoruz.?
Neden gazetelere çarşaf çarşaf ilan vermeye devam ediyor bu sektör.? Dünya insanlarıyla iletişimde en şanslı kesim olan turizmcilerin gelişmelerden yeniliklerden haberlerimi yok.? Varsa neden işlerine gelmiyor?
Bu soruların sorulma bu sektörü yöneten ve yönlendirenlerin de bu sorulara artık bugün mertçe ve dürüstçe cavap verme vakti gelmiştir. Yoksa turizm sektörü, zaman ve para kaybetmeye ve de her yıl kurbanlar vermeye devam edecektir.
Ben bu konuda öncülük yaparak bildiklerimi ve düşüncelerimi aktarmak istiyorum.
Gazete ilanlarının özellikle son yıllarda artarak büyümesinin altında yatan gerçekler acaba aşağıda saydığım nedenler olabilir mi?.
Birinci neden; Acenteler gazete ilan paralarını otelcilerden tahsil ederek bu işi önemli bir gelir kapısı yapmışlardır. Tüketiciler ilanları okuyor mu okumuyor mu umurlarında değildir.Özellikle iç turizm yapanlar ilan maliyetlerinin büyük bir kısmını otelcilere yüklemişlerdir. Otelciler de bu maliyetleri doğal olarak fiyatlara yansıtmaktadırlar. Dolayısıyla bu ilanların bedelini tüketiciler ödemektedir. Neden yabancılardan ucuza tatil yapamıyoruz’un bir nedeni de budur.
Acenteler, yaptırdıkları tüketici araştırmalarında gazete ilanı ile gelenlerin oranının % 10’nu bile geçmediğini bildikleri halde çarşaf ilanlara bu nedenle devam etmektedirler. Başta söylediğim gibi bu ilanlar gelir kapısı olmuş ilan olmaktan çıkmıştır.
Bu çarşaflardan vazgeçildiğinde tüketiciler bugünkü fiyatlardan en az % 5 daha ucuz tatil yapacaklardır.
İkinci neden; Gazete ilanları, Turizm sektöründe seyahat acentelerinin
‘’büyük acente mi yoksa küçük acente mi’’oldukları’’, sektörde ‘
’kalıcı mı ya da gidici mi’’ olduklarını belirleyen bir ölçüm cihazı olarak kullanılmaktadır. Üst üste 3 gün ilan vermeyen büyük acente piyasada batıyor konumunda lanse edilmektedir. Turizmden başka hiçbir sektörde bu yoktur.
Maalesef sektörü yöneten ve yönlendirenler kendilerinden başkalarını gazetelere verdikleri veya veremedikleri ilanlarla değerlendirmekte, acente yeni ise ‘
’bunlar büyük ilan veriyorlar yakında gümlerler’’ diye etrafa dedikodu üretmekte, acente küçük ilan veriyorsa bu kez de ‘
’bunlar batıyor bak gördün mü büyük ilan çıkacak paraları yok’’ diyerek piyasayı yönlendirmektedirler. Bu nedenle turizm sektörü dijital çağı yakaladığımız ikibinli yıllarda bile hala gazetelerin en büyük müşterisi olmaya bilerek devam ettirilmektedir.
Üçüncü neden; Gazeteler bu büyük gelir kapısını kaptırmamak ve uyuyan devi uyandırmamak için sektörü yöneten ve yönlendirenlere bu demode konunun devamlılığı için önemli medya desteği vermektedir. Ne demek istediğimi anlayanlar anlamıştır. Turizmci ve inşaatçılardan başka böyle çarşaf ilan veren kalmadığı için bu çok önemli gelir kapısının pastası bölünmemelidir ve asla kimseyle paylaşılmamalıdır. Sektör uyanıncaya kadar bu böyle gitmelidir.
Bana göre meselenin esası budur.
Ancak bu yol yanlış bir yoldur. Bu yol sektörün kaynaklarının yanlış yöne aktarılmasına ve yanlış yönlendirilmesine sebebiyet veren bir yoldur.
Peki ne yapmak lazımdır.?
Öncelikle şunu belirtmeliyim. Ben turizm sektörü gazete ilanlarından tamamen çıksın demiyorum. Bir kere bunun altını kalın çizgilerle çizmek istiyorum. Dünya bu işi gazete sayfalarında nasıl küçük imaj veya spot ilanlarla yapıyorsa biz de onlar gibi yapalım diyorum. Ayrıca bende yöneticilik yaptığım acentelerde bu çarşaf ilanları mevcut piyasa şartlarına uyarak mecburen verenlerdenim. Ama en çok zararlarını görenlerden de biri olarak bu konuyu gündeme getiriyorum. Bu görüşümü bilerek, yazdıklarımı değerlendirmenizi ve yorumlarınızı yazarken beni gazete ilanı karşıtı olarak göstermenizi istemiyorum.
Ve devam ediyorum sektördeki herkese sesleniyorum.
Gelin, bu sektöre ve kendinize 2012 yılından başlamak üzere bir iyilik yapın, ürün tanıtımında ve satışında eskimiş yöntemleri, babadan dededen kalma yoğun gazete alışkanlıklarını bırakın. Çarşaftan yastığa geçiş yapın...
Gelin, İnternete, Web’e daha çok yatırım yapın bu sektörü geriye değil ileriye taşıyın.
Madem ki digital çağdayız mademki internet ve teknoloji hemen hemen herşeyimize girdi o halde bu atılımı suni kaygılarınızı yenerek cesaretle yapın.
Gelin, otomobilcilerin yaptığı gibi, emlakçıların, bilgisayarcı, telefoncu, beyaz eşyacıların başardıkları gibi sizlerde reklamlarınızı, satışlarınızı, mesajlarınızı, ileşimlerinizi, müşteriyle irtibatınızı, bağınızı, bağlamınızı çağın gerçekleri ile yapın.
Dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan gazetelerdeki çarşaf çarşaf turizm ilanlarının tüketici geri dönüş verilerinde kendinize bir kez dahi olsa dürüst davranın.
Gelin, her geçen sene gelişerek büyüyen turizm sektörünün reklam ve tanıtımını geriye değil ileriye götürecek adımları atın.
Gelin, bu sektöre ve kandinize bir iyilik yapın, Trilyonlarca parayı gazetelere aktarmaya artık son verin.
Gelin, gazatelerin her yıl önünüze koyduğu ancak sizin doğruluğunu araştıramadığınız okuyucu profili dosyalarını bu sene elinizin tersiyle itin.
Gelin sadece kendi şirketinizin menfaatini düşünerek değil tüm sektörü düşünerek bir adım atın.
Gelin, 2012 yılını milad olarak kabul edin ve giderlerinizin en büyüğünü kapsayan gazete ilanlarını nasıl azaltarak satışlarımızı yeni iletişim imkanlarıyla daha çok arttırırız onu konuşun.
Gelin, aklınızı birleştirin, ortak akıl yaratın ve bu sektörü bu esaretten kurtarıp çağı yakalatın.
Gelin hem de hiç vakit kaybetmeden bütün bunları biran önce yapın.
Yapın ki, bugün müze raflarında olan dünün büyüğü arkadaşlarınızın yanına gitmemek için en azından direnmiş olun...
Bu Makale 30.03.2012 - 16:10:49 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Sarışın kardeş beni tanımadığına göre sen tekstil sektöründe falan çalışıyorsun belliki. imla hataları ile çeneni yoracağına kim olduğumu internete gir öğren. yazdıklarıma katılacaksın diye bir mecburiyetin yok. Yazımı iyi okursan ben yöneticilik yaptığım zamanlarda bu hatayı yaptım bundanda en çok zararı gördüm deme cesaretini gösteriyorum.Keşke sene içinde şahsıma hakaret dolu yorumlarını yaparken gerçek adını yazma cesaretini gösterebilseydin.Bak ben açık ve netim. adımla soyadımla düşüncelerimi yazıyorum ve konuşuyorum.
-
Necati bey, merak ettiğim birşey var siz nerelerde acente yöneticiliği yaptınız? Hem gazete ilanlarına tepki gösteriyorsunuz hemde sonunda gazete ilanlarını kötülemiyorum diye saçma sapan bir ifadede bulunuyorsunuz. Şahsınızı ilk defa burada gördüm ve yazınızıda ilk defa okuyorum tesadüfen. Ama bunu bilmenizi isterim ki siz bu işi gerçekten bilmiyorsunuz evet gerçekten hemde hiç anlamıyorsunuz. Yahu bu ne çelişki bir dediğiniz bir dediğinizi tutmuyor. Sonra bu tamamiyle sizin keni görüşleriniz ve en doğru düşünceye sahip olduğunuzuda nereden çıkardınız. Bir kere iyice bir araştırma yapın sonra yazınızı yazın. Türkiyede internet kullanıcı sayısı kaç? Önce bunu öğrenin. Bu 10luk kısım diye küçümsediğiniz kesim internet mecrasında yerini almamış olanlar olamaz mı? İnternet ve bilgisayar kullanmayı bilmeyenler olamaz mı? Siz hangi ülkede yaşıyorsunuz anlamadım? Hangi tarihtesiniz? Eski çağı kapatıp yeni çağ açmak sizemi düştü? Daha onlarca imla hatası olan bir yazınızı yayınlıyorsunuz, nasıl danışman oluyorsunuz anlayamadım gitti? Önce imla hatanızı kontrol ettirin ve gerekli uyarıları yapın, ama nerde. Bakın ben iyi bir turizmciyim ve sizi ilk defa duyuyorum. Yöneticilik yaparken hiç bu düşünceleriniz aklınıza gelmedi mi? Madem geri dönüşü yok ne diye sizde aynı yanlışa düştünüz? Baştan aşağı yanlış olan bu yazınıza katılmıyorum. Demokratik bir mecramısınız bakalım görelim bu yorumu yayınlayacak mısınız?
-
Bunu bir bütün olarak düşünmek lazım, erişlebilirlik için hem geleneksel medya hemde sosyal medya kullanılmaktadır... Hepsi birbirini tetikler... Büyük ciroların ve hacimlerin yaşandığı, rekabetin çok yüksek olduğu sektörümüzde hem otel hemde operatör bacağında nihai tüketiciye ulaşabilmek, marka bilinirliği oluşturmak ve sürdürebilmek için, tüm reklam kanallarını kullanmak gayet normal bir harekettir. Çok sayıda rakibin olduğu ve yüksek reklam harcamalarının yapıldığı bir pazarda, pazar payınızı arttırmak ve rakiplerin pazar payını azaltmak içinde oldukça yoğun reklam faaliyetlerine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu tamamiyle pazarlama stratejisidir. Ayrıca hala bir çok insan elinde gazete ilanıyla bilgi almak için kenine en yakın satış ofisine gidiyor ve hala bir çok insan internette araştırma yaparak ofislere gidip rezervasyon yaptırıyor. En önemlisi hala bir çok insan internet üzerinden kredi kartı bilgilerini vererek rezervasyon yaptırmaktan korkuyor. Bunu adı oyun değil Bilinirlik, Erişilebilirlik, Marka değeridir Reklamdır... Ve sektörümüzdeki büyük markalarında her mecrayı efektif şekilde kullandığı görülmektedir.
-
yazının altına imzamı atarım.olay aynen böyledir.birileri buna dur demeli.tebrik ederim seni kardeşim.
-
Ben Necati beyi yakından tanıyanlardanım kenisiyle sohbet imkanımda oldu. neden gazate ilanlarından bu sektör vaz geçemiyor bu konuda kenisi çok şey biliyor. Ancak bazı konuları burada belliki yazamamış.Onuda ben söyliyeyim.Bu işin sadece acente otel bacağı yok. Fulyaya doğru uzanmak koltuğa yıllardır yapışanların medya ilişkilerini irdelemek lazım. bilmem anlatabildimmi.eline sağlık üstadım.
-
Necati Bey sektörün en içinden gelen biri olarak gazetelerin tepe yöneticilere uyguladıkları teşvikleri çok iyi bilir mutlaka :)
-
aynen katılıyorum.tebrik ederim sizi.
-
bu işe ilan veren büyük acenteler ne diyor. neden onlar görüşlerini açıklamıyorlar. demekki yazarın dedikleri doğru. ses çıkarmıyorsan tepki vermiyorsan sen toplumu kandırıyorsun demektirç. Birileri bu yanlışları yazacakki doğru yol bulunsun.sağolun necati beyim iyiki böyle insanlar var.
-
Kesinlikle katılıyoreum.bir tüketici olarak sanki biz salakmışız gibi muamele yapıyor acenteler.gazteye falan bakmıyoruz.artık hepimiz bilgisayar kullanıyıoruz.zaten gazetede yazılar çok küçük okumam mümkün değil.boşuna gzteye reklam veriyorsunuz.
-
Bu durum yaklaşık 25 yıldan beri sorun olarak devam etmekte. O gün bugün hala içinden çıkılamadı. Teknolojinin bu kadar ileri olmadığı zamanlarda Almanya bu işi infox sistemiyle çözmüştü ki aynı Almanya dünyaya en çok turist gönderen ülkedir. Sorun bugünkü iletişim teknolojilerinin had safhada ilerlemesine rağmen çözülmüyorsa, manidardır.
-
Turizmin Uğur Dündarı tespitine katılmamak elde değil, elinize sağlık Necati bey... Bu gerçeği hala göremeyip dijital dünyayı reddedenlerin cepleri bir yerden doluyordur mutlaka, daha çok yolumuz var...
-
Necati beyi bene tebrik ediyorum.Böyle bir olayı gündeme getirmek bile bu sektöre yapılan bir iyilik olarak görüyorum. Bazı eleştirilere katılmadığımı da belirtmek isterim. Necati bey tamamen gazete ilanı verilmesin demiyor. Bu çarşafları azaltalım mesajını veriyor. Ayrıca necati bey çok dürüst bir öz eleştiri yapmış bene yöneticilik yaptığım acentelerde bu çarşaf ilanları mevcut piyasa şartlarına uyarak mecburen verenlerdenim. Ama en çok zararlarını görenlerden de biri olarak bu konuyu gündeme getiriyorum demiş. Bunu iyi anlamak iyi okumak lazım.Haksızlık yapmayın.
-
Sayin Caliskan,
Sizi gercekten çok kutluyorum, ancak
Keske bu tespitlerinizi ve önerilerinizi çok büyük bir acentenin CEOsu konumunda
olduğunuz donemde uygulasaydiniz ve böylece o acentenin gazetelere odedigi milyonlarca
lira yatırımcının cebinde kalabilseydi...
-
Gazete ilanından tamamen vaz geçip internet üzerinden reklam ve tanıtım yapmaya kalkmak, işletmeyi tamamen GOOGLEın vicdanına bırakmak olur. GOOGLE isterse sayfanızı ilk sıraya koyar isterse en alt sıraya koyar. Çözüm işletmelerde kontrat müdürlüğü önem seviyesinde halkla ilişkilerreklam tanıtım uzmanı bulundurmak olmalı. Mademki mesele tanıtım meselesi işi ehlinin yapması daha doğru olur.
-
Sn,CALISKAN
Gazete ilanlarinin savurganlik oldugu kanisi tamamen yanlis bir teshistir.Ama sizin web tanitimi gibi e ticaret sektorunde ilan verilmesi gerektigi dusunceniz son derece dogru tespittir.Fakat yanlis biliyorsam lutfen duzeltin evet acenteci dostlarimiz gazete imaj ilanlarinda otelden bedel aldigi ,aslinda gazete finansindan ise daha uygun fiyat aldigi ve aradaki kar gibi gozuken bir fark oldugu dogru.Fakat unutmayalim ki birde o gazetede kucuk kucuk kutu kutu binlerce otelin ucretsiz imaj olmayan ilanlari da cikiyor ve yine yaniliyorsam duzeltin bu ilanlar bedelsiz olmakla beraber acente tarafindan karsilaniyor.2. si gazete imaj ilanlari sizin dediginiz gibi ilanlara bakan veya goren herkesin bir anda rezervasyon yapitirmadigi dogrudur.Ama ozellikle 98 veya 920 imaj ilani cikan otellerin tuketicinin hafizasinda bir yerlere yerlestigini de web de alacaksa o oteli inceledigini de cok iyi bilen bir insanim.Sonuc itibari ile ozetleycek olursak gazetelere verilen imaj ilan bedellerinin savurganlik olmadigi acikca bilinmelidir.Bugun dunya da milyar dolar islem hacmi olan firmalar dahi gazete ilanlarinda ya da dunyanin en buyuk araba markalari dahi lansman urunlerin tanitimini web te yaptigi gibi gorsel basin olarak gazete ,dergi ve televizyonlarda da veriyorlar.Ne demisler REKLAMIN IYISI KOTUSU OLMAZ.REKLAM REKLAMDIR.Urunun en iyi tanitim yontemi de buyuk kitlelere ulasan gorsel basindir.Tabiki web ve e ticaret sektorunde de eskiden olmayan otellerin butcelerinde gozukmeyen reklam kalemini de olusturmak gerekir.
Saygilarimla
Emre TATAR
-
Budureline ve aklına sağlık Necati abi...
-
Necati bey , tebrikler.. super bir tespit..Bir kaç haftadır özellikle çok dikatimi çekiyor o çarşaf çarşaf ilanlar..Okumadan 35 sayfayı direk çeviriyorum .. renkli sayfalar bitene kadar..
Bu nasıl bir savurganlık..Bunlar yol su elektrik olarak son kullanıcıya girmiyormu ??
Hatta şirkette konuşuyoruz.. gazete ilanı ile tatile giden kaldımı diye..
Eline sağlık..umarım işe yarar..doğru adreslere gider yazı..buna bir son verilir..
Sevgiler.
-
Necati Abi sen turizmin Bekir Çoşkunu, Yılmaz Özdili Uğur Dündarı gibi oldun. O kadar dürüst ve cesur yazmışın ki sana bir kez daha hayran kaldım. Evet aynen yazdığın gibi mesele bu kadar basittir ve doğrudur.gözlerinden öperim abiciğim.