Prof. Dr. Meryem Akoğlan Kozak

Hızlı ve Yavaş Yemek

Hızlı yemek servisi (fast food) ilk kez Amerika’da başlamıştır.

1930’larda otomobillere servis şeklinde sunulan bu hizmet, kısa zamanda milyonlarca satış rakamlarına ulaşmıştır. En bilinen fast food işletmesi olan Mc Donald’s ise 1937’de hizmet vermeye başlamış ve kısa sürede büyük başarı kazanarak “McDonald’laşma” olarak tabir edilen yeni bir yapılanmaya öncülük etmiştir. Başarısını çocuk menüsü sunarak pekiştiren Mc Donald’s ı ilerleyen yıllarda Pizza Hut, Sbarro ve Taco Bell gibi pek çok işletme izlemiştir.

Bugün, bayilik (franchise) olarak işletilen bu işletmelerin sosyal koşullara ayak uydurarak hızlı tüketimi desteklemesi önemli bir sakınca olarak görülmekte ayrıca, yiyeceklerdeki aşırı standartlaşmayla işletmelerin birbirinden ayırt edilemez hale gelmesi, fast food işletmelerini bazı konularda farklı hizmet sunmaya zorlamaktadır. Bu doyum noktasında yeni bir görüş ortaya çıkmıştır… Yavaş Yemek (slow food).

1900’lü yıllarda halk tarafından benimsenen ve bir yaşam biçimi olarak kabul edilen keyifli yemek yeme alışkanlığı 1970’lerde İtalya’da desteklenen ağır yemek hareketi ortaya biçimlenemeye başlamıştır. Ağır yemek akımının öncüsü Carlo Petrini, zevkten yoksun hazırlanan hızlı yemeklere karşıt olarak yavaş yemek anlayışının ortaya çıktığını belirtmiştir. Adı ve sembolüyle (salyangoz) bu akım, tam anlamıyla hızlı yemeğin karşıtıdır ve güzel yemeği zevk alarak yemek gerektiği mantığı üzerine kurulmuştur. Yavaş yemek akımı sadece, sofra ile sınırlı olmayıp,  tarımdan başlayan bir süreç olarak önceki uygulamalardan ayrılır. Bu yaklaşımda, sağlıklı ve güzel bir yemeğin sofraya gelmeden önce üretim, hazırlama, pişirme aşamalarında da kaliteli süreçlerden geçtiği görülür.

Sağlık ve kalite sözkonusu olunca günümüzde yavaş yemeğe rağbet giderek artmaya başlamış, yerel ürünler ve pişirme yöntemleri ülkeler ve yeme içme işletmeleri için önemli hale gelmiştir. Gastronomi turizmi kapsamında artık ülkelerde geleneksel yemekler rağbet görmekte, müşteri beklentileri bölgelere göre egzotik ve nostaljik yemeklere yönelmektedir.  Özetle, yiyecek sektöründe bir dönem artış gösteren hızlı yemek servisi halen güncelliğini korumakla birlikte, yavaş yemek akımı da hızla desteklenmektedir. Doğal ürünlerin ve yerel malzemelerin kullanımı gibi konular üzerinde durulan yavaş yemek akımı, bu bağlamda sürdürülebilir turizm ve sürdürülebilir işletmecilik anlamında da dikkate alınmalıdır.





Bu Makale 30.09.2010 - 08:44:33 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.