Büyükşehir yasası Muğla’yı perişan etti
Siyasi hesaplarla alınan bu karar; zaten altyapısı eksik olan Bodrum, Marmaris, Fethiye, Köyceğiz ve Datça’yı zor durumda bıraktı. Bu yüzden Muğla Belediye Başkanı günah keçisi seçildi ve aksayan her hizmetin günahı Dr. Osman Gürün’e yüklendi.
Acaba suç Osman Gürün de mi yoksa ilçe belediye başkanlarında mı, yoksa Kocadon mu, Acar mı, Saatçi mi suçlu? Hayır hiçbiri değil. Eldeki imkanlara göre bundan iyi yönetilemez kentler. Eğer bir suçlu arayacaksak, parmaklar her şeyi bozmaktan ve siyasi çıkarına uydurmaktan çekinmeyen iktidara yani Ankara’ya çevrilmelidir.
Gerçeği öğrenmek ve araştırmak için Dr. Gürün’ü ziyaret ettim. Önce şunu söylemeliyim. Osman Gürün Muğla’nın gerçekten bir şansı, insanların tümünü sevgiyle kucaklayan bir anlayışa sahip. Her şeyden önemlisi güleryüzlü bir idareci, gerçek bir demokrat ve günümüzde basına gerçekten saygılı bir siyasetçi. Yazdığım her yazıdan sonra arayıp bilgi verme nezaketini gösterdi, mazeretlerin arkasına sığınmadı ve ‘’Biz sorunları bilerek seçildik. Hepsini çözmeye mecburuz. Geceli gündüzlü çalışıyoruz ama biraz zamana ihtiyacımız var’’ dedi.
Konuya girmeden önce, şunu bilmemizde fayda var: Muğla, Kocaeli-Ankara ve Adana’dan sonra en borçlu 4 belediyeden biri. Toplam 782 milyon TL borca sahip. Borcun çoğunu da, Marmaris’ten devretmiş. Bizim garibim Bodrum’un Muğla’ya devreden borcu, devede kulak bile değil. Her neyse, borcun tümü 8 yıla yayılıp yapılandırılmış. Muğla’ya Ankara’dan gelen paranın yüzde 12,5’u borca kesiliyor. Durum özetle bu. Peki Muğla’nın acilen kaç paraya ihtiyacı var?Kanalizasyon için 1 milyar, su için 700 milyon, yol arıtmayı filan da sayayım mı? Hadi moraliniz bozulmasın şimdilik.
Peki Ankara’dan gelen para nasıl hesaplanıyor ki? Nüfusa göre kişi başına 8-10 lira veriyor Ankara. Ayrıca Muğla’da üretilen verginin yüzde 6’sını da bırakıyor. Toplasanız 300 milyonu geçmiyor bu para. Kira, reklam, harçlar gibi özgelirleri de hesaba katarsanız, büyük şehrin geliri en fazla yıllık 750-800 milyonu oluyor. Buna Ankara destekli MUSKİ (Su-kanalizasyon) şirketinin 210 milyonunu da eklerseniz, yıllık gelir 1 milyar civarında geziniyor.
Bu parayla, 1243 kilometre sahil şeridine ve hepsi de birbirinden kıymetli turizmden büyük gelir sağladığımız şehirlere eksiksiz hizmet götürülemez. Ne yapmalıyız ki Muğla’nın yıllık geliri artsın? Muğla’da hizmet üreten holdingler, dev oteller, büyük şirketler, özetle bu kentin sınırları içinde para kazananlar, parayı da vergiyi de İstanbul’da değerlendirmeyecek. Yani para ve vergi İstanbul’a kaçmayıp, yerinde değerlendirildi mi, belediye hizmetlerinin çoğu rahatça karşılanır. Ankara bunu yaparsa, yapabilirse Muğla nefes alabilir.
Muğla’nın toplam 4200 km yolu var. Bunun 2066 km’sinden belediye sorumlu. 2100 km de, ilçe yolları mevcut. Bunların çoğu tek katlı sathi kaplama. Şimdi bunların kaplaması çift kata çıkarılıyor, ayrıca yolların tümü onarılıyor, trafik çizgileri çekiliyor. Dr. Gürün mevcut para ve imkanı en iyi şekilde kullanmaya çalışıyor. Kentlerin giriş-çıkışları düzelecek, peyzaj ve çiçeklemeleri yapılacak. Karayolları ile anlaşmışlar. Bunun için kooperatiflere, üreticilere alım garantili çiçek siparişi veriliyor. Tüm belediyelerin ihtiyaçları tespit edilmiş, çiçekler tüm şehirlere dağıtılacak.
Güzel haberler verdi Osman Gürün. Yatırım projeleri hız kazanacak, Bodrum dahil tüm şehirlerin otogarları ve otoparkları benzer projelerle yapılacak, kanalizasyon ve arıtma tesisleri mükemmelleşecek, çöp toplama alanlarının projesi Ankara’da, onaylanırsa hemen tesislerin ihalesi yapılacak ve çöp sorunu süratle çözülecek.
Tüm şehir ve belde belediyelerinin her şeyini Muğla almış. Bu yüzden hizmet görülemiyormuş. Bu iddia doğru mu acaba? Bunu da sordum Osman Gürün’e…
-Evet doğru, yasa almamızı emrediyor. Marinaları da, limanları da, otobüs terminallerini de, resmi araçları da almak zorundaydım.Belediyeye gelir getiren her şeyi yasa gereği almazsak, gelirleri takip ve tahsil etmezsek, savcılar kamu zararı oluşturuyoruz diye hemen dava açıyorlar.’’
Dr. Gürün, ’’Kimse merak etmesin,16 yıllık başkanım, sorunları çözmek için geldim. Sıkıntıları biliyorum ve hepsini öncelik sırasına göre çözeceğim. Ama takdir edersiniz ki, elimde sihirli değnek yok. Mali imkanlara göre tüm talepleri yerine getireceğim.’’ diyor. Muğla Belediye Başkanına, akla gelebilecek her şeyi sordum; Bodrum’un sıkıntılarını anlattım, Marmaris ve Fethiye’ye üvey evlat muamelesi yapılıyormuş gibi bir izlenim edindiğimi söyledim. Öyle güzel cevaplar aldım ki, bunları da bir sonraki yazımda nakledeyim isterseniz.
Bu Makale 10.08.2015 - 19:41:03 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Yerel hizmetlerde hayati önem taşıyan Belediye hizmetlerinde, Merkezi Otorite tercihi olarak 3 yıl önce Bütünşehir Yasası çıkartıldı ve yetkiler il kapsamında Merkezde toplandı. Fakat bunun uygulanmasında ne gibi sorunlar çıkacağı hesaplanmayıp, Yasanın bekleme süresinde de gerekli hazırlıklar yapılmayınca, her yerde aynı sorunlar ve sonuçlar çok ağır bir şekilde yaşanıyor. Özellikle yaz nüfusu, yerleşik resmi nüfusunu 5 ila 10 kez katlayan Turistik belde belediyeleri bu konuda fiilen çaresizlikler içinde kıvranmaktadır. Eskiden sadece 65 bin nüfuslu olan bir Muğla Belediyesi, şimdi 650 bin nüfusa sahip 60 belediyelik bir ağır görevi üstlenmiş haldedir. Bu değişime uyum sağlamak, elbette kolay değil ama bu durumun oluşacağını göremeyen zihniyet hazretleri, Turizme derin yaralar açmakta olan bariz sistem hatası için yıllarca bekleyip seyir mi bakacak acaba? Keni yaptığı Turizm Stratejisini bile unutan zihniyetlerden, bu da beklenir elbet
-
Değerli Hocam Sayın Can Pulak
Marmaris te 20 yılı aşkın süredir ikamet ediyorum. Sayın Ali Acar değerli Başkanımızın Marmarise kattıkları ortada ve tartışılmaz. Yeni yasa gereği Belediyemizin bütün gelirleri elinden alındı. Bundan sonra Marmaris nasıl hizmet alacak düşündürücü. Diğer taraftan evlerimizde kullandığımız suyun ücreti 34 kat arttı. Hamam işletmecisi gibi fatura ödüyoruz. İnşallah su ücretinde ki bu artış Büyükşehir Belediyemizin yapmak istediği yatırımlara azda olsa katkı sağlar.
-
Sayın Başkanın göreve gelmesiyle emlak vergisi 100, su parası 400 arttırıldı. 20 senedir Fethiyede yaşıyorum, ilk kez bu yaz Sivrisinek problemi yaşamaya başladık. Hisarönü ve Ovacıkta hala içme suyu be kanalizasyon yok, yollar kötü, çevre ve koylar pislik içerisinde. Rüştünü ispatlamış ve 4. kez seçilmeye layık görülmüş Behçet Saatci ile daha fazla istişare de bulunsa, sadece Fethiye Belediyesinin gelirlerinin değil, sorunlarının da ortağı olmayı denese, problemlerin çoğu çözülebilir. Bu arada kenisine mail veya mektup yazan vatandaşa geri dönüş yapsa iyi olur. Modern ve demokratik yöneticilik bunu gerektirir. İngiltere Kraliçesine mektup yazın cevap gelir, maalesef bizim yöneticilerimiz vatandaşı insan yerine koymadıkları için yanıt vermez.
