'Biz yolumuza siz yolunuza'nın turizmdeki açılımı nedir?
Ünlü Cumhuriyet dönemi düşünürü Sakallı Celal’ın (Celal Yalınız 1886-1962) “Türkiye’de aydın geçinenler Doğu’ya doğru seyreden bir gemide Batı’ya doğru koşarak Batılılaştıklarını zannederler” sözü meşhurdur. Bir ara yolculuğun yönü değişse de, Türkiye artık, yolcuların koşuşturmayı bırakıp geminin Doğu’ya olan rotasını kader olarak gördüğü günleri yaşıyor.
Nasıl yaşamasın? Her ne kadar Avrupa’dan, vize muafiyeti konusunda sözlerini tutup, olumlu adım atmasını beklediğini söylese de; Cumhurbaşkanı Erdoğan daha iki gün önce düş kırıklığını yansıtır kızgınlığıyla, “Kusura bakma, biz yolumuza gidiyoruz sen de yoluna git” dememiş miydi? Ve o söze destek Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ndan gelmemiş miydi?
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, azalmasına rağmen cari açığın hala tehlikeli düzeyde olduğunu sürekli yineliyor. Herkes biliyor ki, ancak döviz getirici turizm gelirleriyle cari açık yama tutuyor. Şu, yoluna gitmeleri konusunda azarlanan Batılı konukların, ülkemize yaptıkları ziyaretleriyle elde edilen gelirlerle...
Yaratılacak alternatif destinasyonlarla turizmdeki sorunların çözüleceği, her makamda dillendiriliyor. Alternatif destinasyondan Doğu ve Arap ülkelerini kast edildiğini anlıyoruz. Geminin yol aldığı rotadaki; küresel ölçekteki liderliğine, sözcülüğüne soyunulan ülkelerin halklarının hedef alındığını biliyoruz.
Dışişleri Bakanı’nın Birleşik Arap Emirlikleri’nde katıldığı toplantılar; aynı tarihte Dubai’de düzenlenen Arabian Travel Market fuarına üst düzeyde sağlanan katılım ve toplantı sonrasına ilişkin izlenimlerin bir turizmci tarafından değil, İstanbul Ticaret Odası Başkanı tarafından televizyonlarda değerlendirilmesi bunların bir göstergesi…
Aynı şekilde, “Helal Turizm Zirvesi” için Antalya’ya gelen 6 ülkenin 30 seyahat acentesinin yine turizmcilerce değil de, Alanya Ticaret Odası Başkanlığınca ağırlanması! Gelirinin içinde yaşayan halk tarafından eşit paylaşıldığı bir turizm hareketi yerine, büyük paraların az kişiye bölüştürüldüğü emlak satışlarının ön plana alındığından kuşku duyulan!
Türkiye’deki gerginlikten Batı da nasibini alıyor. Dostlukları gözeten geleneksel Türk dışişleri politikası yerine, sınırlarımızdaki bir bölgesel sürtüşmede hemen yan alma tavrında olan, savaş çığlıklarının atıldığı bir dönemdeyiz. Rusya ile iyi niyet okumaya, alttan almaya dayalı ama somut girişimler içermeyen ve daha kötüsü sürekli o ülke tarafından yalanlanan bir ilişki kurma hali var. Benzer bir şekilde Obama’dan da yalanlama geliyor… Hollanda dışişleri, Türkiye’ye giden vatandaşlarını ülkenin lideri hakkında konuşmaması konusunda uyarıyor… Yabancı gazetecilerle davalaşma süreci yoğunluk kazandı…
Antalya EXPO açılışında dile getirilen, Olimpiyatların siyasi nedenlerle ülkemize verilmediği söylemi; turizme ilişkin nadir söylemlerinde tesettür turizminde yol alındığı müjdesini veren; turizme en büyük zarara, tam da rezervasyonların arttığı dönemde Fransa Cumhurbaşkanı Hollande’ın, “Rusya ile Türkiye arasında savaş çıkabilir” sözünün yol açtığını söyleyen turizm bakanı! Bu tür demeçler ister istemez halkta da batı insanına karşı bir karşıtlık oluşturuyor.
Turizm, en az 50 yıllık bir emeğin sürecinde bugünlere geldi. Her dönemin siyasi erki, kendi ölçeğinde sektöre büyük katkılar yaptı. Ama asıl rol turizmi sahada öğrenerek ilerleyen turizmcinindi. Dışardaki turizm profesyonelleriyle etkileşerek büyük bilgi birikimine kavuştu. Dolayısıyla işine siyaseti ve siyasetçiyi ortak etmedi. Pazarın işleyişi gereği rakipleriyle mücadele etti. Ülkesine döviz kazandırırken, bir yandan da Batılı konukların daha uygarca diye tanımlanabilecek yaşam şekilleriyle turizm bölgesi halklarını buluşturdu. Karşılıklı bir kültür alışverişi de oldu. Turizm hareketlerinin getirisinin en çok ıskalandığı alan ne yazık ki bu son söylediğimdi…
Eski Alanya’yı, yalnızca koruyamadığımız değerleri ile değil aynı zamanda geleneksel turisti ile de özlüyorum. Her şeye rağmen şehrin gelişmesini sağlayan insanları arıyorum… Hani eğitim aldığın okulun, öğretmeninin kıymetini sonradan anlarsın ya, işte öyle bir şey…
Bu Makale 27.05.2016 - 14:14:05 tarihinde eklendi.
