Serdar Karcılıoğlu

Bir devrin ardından

Türk turizminin yükselişinde önemli köşe taşlarından olan bir tur operatörümüz daha tarihin derinliklerine doğru son yolculuğuna çıktığını duyurdu, geçtiğimiz gün.
 
İflasını açıklayan GTI’den (German Travel International) bahsediyorum.
 
Ülkemizin 80’li yılların ortalarından itibaren Dünya Turizm arenasında verdiği büyük savaşın gelişiminde damgasını vurmuş. 
 
O her yıl havalarda uçuşan “Türkiye ye gelen turist sayısı” istatistiğinde gerçek rakamlarla yüzbinlerin üzerinde yabancı misafiri ağırlayarak ciddi ciroları yakalayıp hemen tümü ülkemize transfer edilen önemli döviz girdileri sağlayabilmiş.
 
Yabancı, dev tur operatörleri arasında kendisine önemli bir yer tutarak, olağanüstü sıklet farkına rağmen onlarla rekabet edebilmiş.
 
Yüzde yüz Türk sermayesi ile Avrupa’nın ilk üçü arasına girmeyi başarmış,
 
Onca yıldır edindiği kazancının tamamını ülkesine yaptığı yatırımlara harcamış, bir Türk tur operatörü idi “GTI”
 
Sağladığı dört bine yakın istihdam ile Ülkenin kanayan yarasına uzunca yıllar merhem olmuş, hayatını turizm mesleğine adamış, işin mutfağından gelen cengaver bir turizmci kardeşimiz Talha Görgülü ve Kayı Grubu’nun gidişi bu ülkede yeri doldurulması zor, derin bir yara açacaktır.
 
Bu böyle kolay bitmemeli sektörün çok önemli bir figürü sahipsiz ve kimsesiz bırakılmamalıydı.
 
Evet, yıllardır uzaktan uzaktan dahi olsa da taktirle ve hatta kıskançlıkla izlediğimiz bu değerli turizmci kardeşimizin hiç mi hataları olmamıştır, Tabii ki olmuştur.
 
Talha Görgülü mesleğe, “Acentecilik” branşı ile giriş yapmış bir turizmcidir.
 
Büyüklerimiz, “ekmeği fırıncıya yaptıracaksın” demişler.
 
İşte Talha kardeşimizin belki de en büyük hatası özellikle yatırım anlamında otelciliğe soyunmasıdır.
 
Hele Adam&Eve  hayali kurgulandığında, yılını çalışarak geçirerek bunalmış turistin oteldeki önceliğinin dinlenme ve tatil olduğunu, “Seks’in” ikinci boyutta kaldığını otelcilik bilgisinden uzak, uçuk mimarların haddinden fazla yatırım maliyetleri ile “dünyanın en seksi oteli” ni yaratma hırslarına teslim olması sanki sonun başlangıcı gibiydi.
 
Yakın tarihimizde, bir çok yerli ve yabancı  tur operatörünün iflaslarının hemen hepsinin, turizm mesleğinin ayrılmaz bir parçası kabul edilmesine rağmen apayrı bir dünya olan “otelciliğe” soyunmaları nedeniyle gerçekleştiği göz önüne alınacak olunursa, Talha kardeşimizin de bu hataya düşmüş olabileceği üzüntü vericidir.
 
Ancak sebep ne olursa olsun ortada çeyrek asrı aşmış başarılı bir geçmiş ve bir emek vardır, çok zor şartlar altında yetişen binlerce çalışanı ve aileleri ile açığa düşen bu emekçi kardeşlerimize şimdi kim sahip çıkacak?
 
Sektörden silinmiş olmasına sevinen, yardım eli uzatarak böylesine önemli bir grubun sistemde kalmasının kendi var oluş nedenleri olduğunu bilmekten yoksun, olayı bir rakibimiz kaydı diye gören, akılsız insanların bu düşünceleri konjonktür içerisinde aslında ne kadar büyük bir hata ise, konuya sessiz ve seyirci kalmak da aynı derecede büyük bir hatadır.
 
Sevgili Talha Görgülü yaşanan bu sonun nedeni olarak söz verilmesine rağmen kredi alamadığı bir bankayı gösteriyor. 
 
Güneşli havada şemsiye açıp yağmurlu havada kapatmaları ile ün kazanmış bizim bankacılık sektörümüzün tam da ruhuna uygun bir davranış biçimidir bu.
 
İyi günlerde kapılarından ayrılmayan, para satabilmek için  olmadık tekliflerle yatağı yorganı şirket önüne kuran bu sistem işte tam da gerekli olduğu anda kayıplara karışıverirler.
 
Tabii ki  iyi tüccar kötü tüccar ayırımı yapılacaktır, ama çeyrek asır bu sektörde önemli bir köşe tutmuş Kayı Grubu için kimse kötü yakıştırması yapmamalıdır.
 
Hangi şartlarda ve nasıl bu duruma düştüğünü bilmediğimiz, Ülkemize en fazla turist getiren bu grup için, kimse paraları topladı kaçtı gibi günahkar yakıştırmalar içerisine girmemelidir.
 
Böylesine hassas ve pamuk ipliğine bağlı bir sektörün temsilcileri olarak yaşananlar hepimize ders olmalıdır.
 
Benimle aynı duyguları paylaştığını öğrendiğim TUROFED Başkanı Sayın Osman Ayık’ın bu konudaki yapıcı, görüş ve yok oluşun faturasının ağır olabileceği noktasındaki endişeleri dikkat çekicidir.
 
Bir dev yok olurken, grubun asıl bağlı olduğu sektörün temsilcisi TURSAB tarafından aynı hassasiyetin gösterilmemesi, bu güne kadar ne için var oldukları anlaşılamayan bu kurumdan yaraya merhem olacak bir atak, bir açıklama dahi gelmemesi de düşündürücüdür.
 
Ben devletimizin özellikle de Turizm Bakanımız Sayın Ömer Çelik’in konuyu uzmanlarına inceleteceğini devlet bankalarını devreye sokarak bir çıkış yolu bulacağını umuyorum.

Sevgilerimle, 
 
 

Bu Makale 27.06.2013 - 16:45:53 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
  • Saadet Konca 08.06.2013 - 01:39

    Yazik,, cok uzuldum,,tefecilerle ayni genleri ve mantigi tasiyan bu acimasiz sektore zaten banka dememek gerekir..Benim ailem de bu olum meleklerinin gazabina ugradigi icin iyi bilirim...sevgiler

  • Mehmet Mülayim 07.06.2013 - 04:22

    Serdar Bey, Öncelikle görüşlerinize kaleminize sağlık. Geçtiğim 25 yıllık meslek yaşamımda o kadar çok iflas gördüm ki. Bu güne değinde iflas eden hiç bir grupta param kalmadı, çünkü her defasında en az 23 yıl öncesinden gidişatlarının nereye gittiğini gördüm ve ticari ilişkimi sürdürmedim. Nitekim GTI grubu ve grup şirketleri de bunların arasında. Hiç bir ticari kurumun iş yapma biçimi konusunda yorumda bulunmak asla bana düşmez. Her kurumun keni ticari riski ve anlayışıdır. Ancak çalıştığım kurumları da finansal olarak korumak zorundayım. Bu da göz göre, göre hata yapmamamızı gerektiriyor. Büyüme hırsı ile yanlış yaptığını gördüğümüz firmalara bizlere olan borçlarına rağmen yaptıkları masrafları ve finansman hatalara rağmen verdiğimiz krediler ile büyüyoruz zannediyorlar. Oysa büyüyen alacaklıların onlardaki parası. Ticaretin kanunu belli, küçük, büyük yatırımcı fark etmez, işlemeli. Küçük ve orta ölçekli bir çok operatör ve acente her sene piyasan çekiliyor. Etik ticaret kültürü olanlar borçlarını kapayarak sesiz, sedasız piyasadan çekiliyor. Onların günahı ne? Saygılarımla,

  • Mehmet Çilingir 07.06.2013 - 02:45

    sayın Karcılıoğlu yukarıdaki duygu ve düşüncelerinizin yazıya dökülmüş hali aslında her turizmcinin katılması paylaşması gereken inceliklerdir. Ancak unutmaki kapitalis sistemlerin en acımasız yönü duygulardan arınmış hali benimsemesidir. İnsanlar kapitalizmde acımasız hısr ve kar politikası ile karşısındakini sadece yok etmeye enekslenirler. Talha bey ve şirketi de yıllarca yarım yada çeyrek tabir ettiğin asır süresince bu uygulamanın olağan unsurlarındandılar. Sonuçta ticarette başarısızklık denen olguyu da mutlaka biliyorlardır. geçmiş olsun demek dışında bu kadar büyük riskler taşıyan mali ölçeği bu sistemde kimse karşılayamaz. Konu demeç vermekse Turofed gibi TÜRSAB da süslü dramatik cümleler kurmaktan aciz değildir. Bence siz de sadece olayın duygusal trajik yönünü tartışıyorsunuz oysa sorun SİSTEM sorunu değilmi? Türkiye Turizmde topyekün yapısal değişikliklere ve yeniden planlı yapılnmayı başlatmazsa daha niceleri giderbatar iflas eder. Sadece sahil bölgelerinde reel ekonomiden beklentileri olmadığı için başka sektörlerden kazanç elde etmişeden müteahhit ve benzeri kişi ve kurumların finanse ettiği yada yatırım yaptığı gereksiz büyük ölçekli oteller dışında kimseciklerin bu sektörde bu haliyle yaşaması mümkün değildir. Hala şu anda Almanya Hollanda Belçika ve İngiltere gibi ülkelerde Ülkemiz bir hafta uçak herşey dahil 45 yıldızlı otlerrini 199 yada 299 euroya pazarlatıp bunu başarı olarak görüyorsa buyursun devam etsinler.Ayrıca Polonya Çek, Slovak, macar, Rus ve Türki cumhuriyetlerdeki pazarlama anlayışı da bundan farklı değil...Bazı çok pahallı otellerimize gelen bazı siyah kredi kartlı çok parası olan doğu blokundan gelenler de var ama bunların sayısal anlamda ağırlığı genel ortalamaya aetki etmeyecek düzeyde az.Sonuçta Talha beye üzülmeni anlıyorum ama serbets piyasa ekonomisinde Devlet baba yada TÜRSAB ne yapsın? senin gibi zatı muhteremler serbest piyasa ekonomisini desteklerken bu çelişki(CONTRADICTING)acaba neden? Tüccar kazanırken devletle paylaşıyormuki devlet yanlış ticaretten battığı zaman tüccarın neden borçlarını üstlensin. Kaygılarımla:)

En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.