Basılı Medyaya karşı Sosyal Medya
Geçtiğimiz günlerde bir haber okudum. Dünyanın sayılı seyahat acentelerinin biri Instagram platformunu satış kanalı olarak kullanmak için kolları sıvamış. Biz hala ordövr tabağı, yüzü gülmeyen müşteriler paylaşalım belki bir katkısı olur.
İşletme yöneticileri işletme adına bir basılı evrak çıkartılacağı zaman köşesindeki çapağa kadar incelerken, online mecralarda yapılan paylaşımları incelemiyor daha da ilginç olanı hiç önemsemiyor. Biraz aklımız eskilerde kalmış gibi.
Konular hep dönüp dolaşıp yönetici tutumlarına geliyor. Her yazımda mutlaka bir yönetici eleştirisinde bulunuyorum. Haklıyım veya haksızım buna okuyucularım karar verir. Ancak yurt dışı ile kıyaslandığında online pazarlama aktivitelerinde ciddi anlamda geride kaldığımızıda inkar etmemek gerekiyor.
Basılı evraklara verilen önemden başladık değil mi? bu konuyu biraz irdelemek istiyorum. Dergicilik sektörü bana göre artık şehir dergilerinde tıkılıp kalmış, teknolojiden uzak olarak yaşamını sürdürmekte. Ne kadar ileri gidilebilir bilemiyorum. Hala kapı kapı dolaşıp reklam toplamak için uğraşan dergiler bulunuyor. Kimse kızmasın darılmasın, ancak neden bu dergiler kendilerini online mecralara atmıyorlar?
Neden basılı evrak yerine bir internet sitesi üzerinden de yayın hayatlarına devam etmiyorlar? Bugün dünyadaki gazete markalarının büyük bir bölümü internet üzerinden hayatına devam ederken, dergi sektöründe Türkiye olarak neden bu kadar geri plandayız anlamakta güçlük çekiyorum. İnsanlar artık ellerinde telefon, çantalarında tablet ile dolaşırken, derginizi farketme olasılığı nedir bunları düşünüp yayın hayatlarına bir yön vermeleri gerekiyor.
Bazı kritik noktalar vardır dergicilik sektöründe. Örneğin derginizi uçakta koltuk ceplerine yerleştirebiliyor iseniz aldığınız reklamlar çok değerli olur. Ama biz sadece şu noktalarda satış yapıyoruz dediğinizde reklam değeriniz oldukça düşüktür. Bu yüzden esnaf esnaf dolaşmak zorunda kalırsınız. Ancak online mecralara el attığınızda reklam kapasitenizde aynı ölçüde artar ve marka değeriniz yükselir. Bu yüzden öncelikle dergi sektöründeki markaların web sitesi üzerinden yayın hayatlarına devam etmeleri, basılı yayıncılıkla da kendilerini beslemelerini öneriyorum.
Gelelim yöneticilere, hatır gönül ilişkisi ile dergilere reklam veren yöneticiler, verdikleri reklamları en ince ayrıntısına kadar inceliyorlar. İlan hazırlamak ile görevli olan personel çoğu zaman isyan bayrağını çekiyor. Peki dergideki reklamı bu derece değerli kılan nedir? Bana kalırsa online mecraları tanımamak ve potansiyelini görememek. Çünkü, belki dergi ilanınızı toplamda 100 kişiye gösterecekken, Instagram üzerinden paylaştığınız fotoğrafı 10.000 kişi görecek. Hangisinin potansiyeli daha yüksek buna artık siz karar verin.
Dünyada bir çok firma online mecraları sıcak satış kanalı olarak kullanmakta. Biz ise halen fuarlara katalog bastırarak veya sahibi darılmasın diye verdiğimiz dergi reklamlarından müşteri kazanmaya çalışıyoruz. Turizm sektörü bu konuda ayılmaya başladı. Tanıdığım bir çok yönetici online mecralara ciddi önem veriyor. Ama çok büyük bir kısmıda konudan uzak ve bu mecraları reddediyor. Malesef teknolojiye ayak uydurmayan hiçbir sektörün ilerleyen dönemlerde ayakta kalabileceğini düşünmüyorum. Market alışverişimizi bile internet üzerinden yaparken, 20-30 sene önceki reklam formatlarını destekleyen işletme yöneticilerininde bu konulara hızla el atması gerekiyor.
Her yazımda da fikirlerimi desteklediğini düşündüğüm istatistikler vermeye özen gösteriyorum. Dergilerin ve işletme yöneticilerinin belki dikkatini çeker diye bir kaç rakam daha vereyim. Haziran ayında Türkiye’deki tablet kullanıcıları en çok hurriyet.com.tr adresini ziyaret etmiş. Bilgisayar kullanıcıları ise ilk üç sırayı Google, Facebook ve Youtube alıyor. Tabletciler gazete okumayı, bilgisayar başındakiler de sosyal medyayı seviyor desek yanlış olmaz.
Sevgi ve Saygılarımla
Bu Makale 29.08.2014 - 14:43:16 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Tamamen Katılıyorum ama biraz geç kalmış bir yazı 3 sene önce yazılmalıydı.
