Turizm yelpazesi elma şekeri gibi kullanılıyor
Turizme çağdaş ve bütünsel açılardan bakınca, piyasa uygulamalarının boşlukları ve hataları çok net bir şekilde görülmektedir. Söz konusu yanlışların birçoğu, elbette güncel koşulların hızla değişimi ve buna gereğince ayak uydurulamaması ile ilişkili. Fakat öyle temel hatalar var ki, algı olarak turizmin temellerine yerleşmiş halde ve değiştirilmesi de gerçekten çok zorlaşmış durumda.
Öncelikle “turizmin gerçekte bir sektör olmadığı” ve şampiyonluk demeçlerinde ifade edildiği gibi 40-50 sektörü yönetmediği, açık bir şekilde idrak edilmelidir. Turizm, seyahat ile oluşan özgün bir sosyo-ekonomik olgudur ve gerçekte hayatın kendisinin özel bir kesitidir. Bu bakımdan, olayın aslını anlamak için “turizmin hangi sektör ile ilgisi yoktur?” diye sormak ve cevabını aramak gerekiyor!
Zaten turizmin anlaşılamayan ve tüm dünya çapında çözülememiş olan “karmaşık ve bilinemez” boyutları nedeniyle, her ülke ve ortamda “örgütlenme ve yönetim zorlukları” yaşanmaktadır. Özel bilgi ve uzmanlık birikiminin önemi de buradan kaynaklanıyor. Fakat bu geniş çaplı mekanizmayı basit olarak görünce, işletme ve Ulusal ölçeklerde yapılan ve sürdürülen hatalar, elbette çoğalıyor.
Turizmin “basite indirgenmesi” ifadesini, diğer boyutların ihmal edilmesi anlamında kullandık. Zira piyasada turizmin bir buzdağı gibi sadece gözüken kısmında at oynatılarak, su altında kalan devasa bütünselliğinin de, şiddetle ihmal edilmesi gibi bir gerçeklik söz konusudur. Bu boyutsal eksikliğin giderilmesi ise, turizmin bilinmeyenlerinin çözülmesi ve yönetilebilmesini mümkün kılabilecektir.
TURİZM GENİŞ AÇILI BASİT BİR YELPAZEDİR
Turizm olayını anlamak için, bunun “her diliminin alt sektörlerce oluşturulduğu bir yelpaze işlevini gördüğü” düşünülebilir. Her zaman cebinizdedir ve gerektiğinde (seyahatlerde ve sıcak basınca) kolayca açarak yellenilip huzur bulunacak bir araç olarak imgelenmelidir. Üstelik kaç derece açarsanız, o kadar fazla rüzgâr üretmesi de “olabildiğince fazla sektör katılımını simgelemektedir.
Yelpaze dilimlerinin birbirine ilişkisi ve sistematik koordinasyonu da, turizm endüstrisinin alt sektörleri arasındaki organik ilişkiyi ve uyum ihtiyacını anlatmaktadır. Bu örnekten hareketle, Ulusal turizm kapsamında acaba kaç dilimlik kullanım devreye sokulabilmektedir? Son dönem gibi özel durumlarda da, bunalıma rağmen hiç açılamadan elde kalan sopamız, başka bir çağrışım yapıyor.
Turizmi anlatırken, çoğu kez “birlikte üretilmesi ve ortaklaşa paylaşılması gereken pasta” olarak da simgelenir. Fakat hastalıklı gelişen turizm piyasamızda, temel sinerji “ortaklaşa hizmetler üretilerek kişisel ve kamusal karlar elde edilmesi” ötesinde, dar kapsamlı kestirme rantlar elde edilmesine odaklıdır. İşte bu bakımdan da, turizm (adeta) herkesin eline alabildiği şahsi bir elma şekeridir.
Dış cazibesine aldanılan ve yaladıkça aslı ortaya çıkan, elmasını yedikçe de önce koçanı ve sonunda da sapı kalan bir elma şekeri benzeri, ustalıkla elmalı turizm pastası yapılması gereken malzememiz, acımasızca tüketilmektedir. Mizah dünyasında “aşka da benzetilen” elma şekeri örneği, kişisel ve özel bir tüketim gıdası olarak elbette ortakça paylaşılması bile söz konusu olamaz.
TURİZME STRATEJİK YAKLAŞIMIN TEMEL KRİTERLERİ
Turizm endüstrisinde yapılması gereken en kritik işlem, tüm alt sektörlerin seyahat ve turizm ürünleri için mekânsal olarak geniş çaplı koordinasyonudur. Burada mekân destinasyondur ve her yörenin kendine özgü ürünlerinin turizm talepleri yönünde uyumlu şekilde arz edilebilmesi, temel işlemlerin bütününü oluşturuyor. Bu işlemler ise, piyasada çok derin bir uygulama perspektifi gerektiriyor.
Gerçekte çok geniş çaplı olan hizmetler yelpazesinin, talepler doğrultusunda işlenerek arz edilebilmesi ise, detaylı bir planlama ve uygulama organizasyonunu gerekli kılmaktadır. İşte turizmde eksik kalan eylem budur. Türk turizminde, sadece sahillere odaklı bir tatil turizmi ile yola çıkılması, yelpazenin diğer kanatlarını şiddetle ihmal edilmesine ve tekdüze bir ürüne yol açmıştır.
Bugün ağızlardan düşmeyen “sürdürülebilirlik ve çeşitlendirme” kavramları bile, turizmin çarpık gelişiminin itiraf edilmesi anlamındadır. Zira özünde çevreci ve çeşitli olan turizmde doğanın ihmal edilmesi ve sadece tatil turizmine yoğunlaşılması hataları, bu yaklaşımlarla tamir edilmeye gayret ediliyor. Kültür turizminin bile gelişeceği yerde daralması, Anadolu karakterine çok ters düşmüştür.
İşte söz konusu temel kavramları gözetmeksizin, turizmde arz ve talep entegrasyonunu basit bir işlem gibi görerek hareket etmiş olan zihniyetlerin bariz stratejik hataları ile gelinen noktada, tüm bunların tamir edilmesi için stratejik planlamanın etkili olarak kullanılması zorunludur. Devletçe 17 yıllık bir perspektif içinde devreye sokulan 2023 Stratejisinin varlığı ise, hala idrak edilememiştir.
Son güncel krizler ise, gerçekte şeker hastası gibi içten çürüyen bir hastalıklı yapıya sahip turizmde basit bir diş ağrısı niteliğindedir. Bütünsel yoğun tedavi gayretleriyle tekrar sağlığına kavuşturulması gereken turizm endüstrisinde, koordinasyon görevi elbette Bakanlık dışında da çözümlenebilir. Fakat esas gerekli olan, rayından çıkan turizmin acilen bilinçli teşhis ve tedavi sürecine sokulabilmesidir.
zafer@cengiz.gen.tr
Bu Makale 19.10.2015 - 10:30:23 tarihinde eklendi.