Tanıtım ve tanıtıma katılım
Büyük şirketler akılda kalabilmek için milyonlarca liralık bütçeler oluşturup kendini anlatıyor, tanıtım ve reklam yapıyor. Üstelik bu işi için kendi bünyelerinde departmanlarını bile oluşturmuş durumdalar.
Ülkeler de kendi üstünlüklerini, egemenliklerini, saygınlıklarını, popülerliklerini, ekonomilerini ve dillerini üstün kılmak için çok çeşitli alanlarda çok çeşitli yöntemlerle uğraşır dururlar. Ülkelerin yaptıkları tanıtımlar da bunlardan birisi. Zira turizm yoluyla farklı alanlarda çok ciddi kazanımlar elde edebiliyorlar. Bunu daha küçük ölçeğe indirdiğinizde bölgesel tanıtımlar göze çarpıyor, farklı destinasyonları ön plana çıkmak için çaba gösteriyorlar.
Bölgenin tanıtımını yapmak için değişik projeler üretebilirsiniz ancak, belli bir mesafe almak için bölgenin tüm dinamikleri ile ortak hareket etmezseniz fikriniz ne kadar parlak olursa olsun gücünüz bu işin üstesinden gelmeye yetmeyebilir veya gereken etkiyi göstermeyebilir.
Alın size bir örnek, Polonya’nın Resmi Güzellik Yarışmasının Marmaris’te yapılması gibi bölgenin adını ve güzelliklerini gözler önüne sergilemek için güzel bir fırsat yakalandı. Böylece hem Marmaris’in adını ön plana çıkartmak mümkün olabilecek hem de gelecek dönemlerde böylesine önemli organizasyonların bölgede yapılabileceği fikri vurgulanacaktı.
Neticede bölge tanıtımına katkı sağlayacak bu projeyle hem havayolu hem de, karayolu ile gelerek bölgemizde tatil yapabilecek yakınlıktaki Polonya pazarını bölgemize çekebilecek organizasyona esnafıyla, ticaret erbabıyla, taksicisiyle, bankacısıyla, teknecisiyle, otelcisiyle, restorancısıyla, süpermarketiyle, hastanesiyle, çamaşırhanecisiyle kısacası Marmaris’te para kazanan, Marmaris’ten ekmek yiyen herkesin karınca kararınca destek olması gerekmez miydi?
EVET olunmalı dediniz sanki. Oysa büyük bir yanılgı içerisinde olduğunuzu buradan haykırabilirim. Hadi küçük esnafımızı bir kenara koyalım. Kendilerine teşekkür ettiğim Marmaris Belediyesi, GETOB ve MARTAB’ın yanında İki özel hastane ve birkaç sponsor dışında kimse yok ortalıkta. Destek verdim diyen babayiğit varsa çıkıp anlatsın kamuoyu öğrensin.
İzninizle, şube sayısını ikiye üçe çıkartarak Marmaris sayesinde milyonlarca lira kar eden Banka Müdürlerine bir çift söz söylemek istiyorum. Marmaris’te iş yapan neredeyse tüm işletmeciler bir şekilde sizin kasanızı dolduruyorlar. Nerdeyse tamamına resmen para satıyor, faiz alıyor, kar ediyorsunuz.
Birkaç kelime de anlı şanlı açılışlar yapan, neredeyse sokak aralarına mağaza açan zincir süpermarketlerin yöneticilerine göndereyim. Sizin de durumunuz Bankalarla aynı.
Kazandığınız parayı balyalayıp merkezinize gönderiyorsunuz. Yani buradan kazanıp buranın tanıtımına bir kuruş bile katkı sağlayayım demiyorsunuz.
Turist yoksa iş yok, İş yoksa işletme yok Sayın Banka Müdürleri.
Bölgedeki İşletmeler yoksa siz de yok olacaksınız Sayın Süpermarket yöneticileri.
Eleştirimden rahatsız olması ve kendine pay çıkartması gereken Marmaris’in önde gelen diğer zat-ı muhteremleri.
Bakınız Turizm Fuarları başladı. Birçok ülkede ve İstanbul’da, İzmir’de bölgemizin tanıtımı yapılacak. Sizin “Desteğinizi görebilecek miyiz?” diye sormadan geçemeyeceğim. Bilmem anlatabildim mi?
Yüzünüzü Marmaris’e dönün biraz. “Almadan vermek elbette Allah’a mahsustur”. Sizler tabi ki alacaksınız. Ama aldığınızın çok çok cüzi miktarını ticaretinizin devamı için aldığınız yere harcamak hiç aklınızdan geçmiyor mu?
Nasıl mı dediniz? Bilmiyorsanız kalkın o koltuklardan nasıl olacağını bilenler otursun.
Bu Makale 05.12.2013 - 18:02:45 tarihinde eklendi.