Mobil reklamcılık
Bugüne kadar Google dedik, sosyal medya dedik ama sektörü büyüten farklı bir mecrayı hiç konuşmadık.
Nereden nereye geldik bazen düşününce ben bile şaşırıyorum. Reklamcılık ve yazılım sektöründeki 15. senemdeyim. Net olarak hatırlamıyorum ama 2000 veya 2001 senelerinde evin yolunu gösteren bir telefon geçmişti elime. Evet o sürgülü kapağı olandan, reklama girmemesi için isim vermekten kaçınıyorum. O zamanlar kapaklı telefon sahibi olmak prestij sahibi olmak ile eş değerdi. Hem kapaklı hem de küçükse o zaman siz o telefona çok para vermiştiniz ve arkadaşlarınız arasında çok farklı bir yeriniz vardı.
Sektör çok hızlı ilerledi, 2003-2004 yıllarına geldiğimizde artık kameralı telefonları yarıştırmaya başlamıştık. Bir yandan da cihaz üreticileri işletim sistemleri ile ön plana çıkmaya başladı. Bir süre sektörde Symbian işletim sistemi yürüdü gitti. Sonra Apple’ın yaptığı atak ile birlikte mobil dünyasında bir devrim yaşandı.
2000 senesinde, telefon ile yediğim yemeği paylaşacaksın deseler ne gerek var derdim. Şimdi ise yediğimiz içtiğimiz bir yana gittiğimiz yere kadar paylaşıyoruz. Eskiden kredi kartı şifremizi nereye saklayacağımızı, aklımızda nasıl tutacağımızı şaşırırdık. Şimdi ise birbirine bağlı sosyal hesaplar yüzünden Facebook şifresini kaptıran neredeyse ölmüş kabul ediliyor.
Önce arkadaşlarımızı bulmak için girdik sosyal medyalara. Sonra hadi oyunda oynayalım dedik. Besledik, büyüttük. İlkokuldaki arkadaşı bulup kendimizi karşılaştırdık, hangimiz daha iyi durumda diye birbirimizi yarıştırdık. Bunların hepsi çok hızlı oldu, 1-2 sene içerisinde. Sonra bu mecralara siyaseti karıştırdık. Kapanmasına sebep olduk, yine açılmasına da destek olduk. Sayemizde bir reklam mecrası yarattık, büyük bir pastaya dahil olduk. Kullanıcılar teker teker birer reklamcı haline geldi. Bir çoğu konunun farkında bile değil, arkadaşları ile yazışıp sohbet ettiğini sanıyor. Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, Youtube hala kapalı, bilmem hala önemlimi bu.
Daha sonra Google, Facebook, Twitter derken mobil dünyası da bir reklam networkü haline geldi. Yapılan araştırmalara göre mobil reklamcılık, reklamcılık sektörünün üç de birini oluşturmakta. Emarketer’in yaptığı araştırmaya göre 2013’de Amerika pazarında mobil reklamcılık yüzde 180 oranında büyüme sağladı. Bu rakamlar reklamcılık sektörü için oldukça ciddi…
Peki mobil reklamcılık ağına nasıl katılabilirsiniz, ufak tefek örnekler verelim…
Mobil uygulama konusunda hizmet veren arkadaşlar iyi bilir, Apple’ın mobil reklamcılık konusunda iAd adı altında bir networkü bulunuyor. Mobil yazılım sektöründe olan bir firmadan bu konuda destek alarak iAd reklamlarına başlamanız mümkün. Bu şekilde tüm Apple cihazlarını hedefleyerek mobil olarak reklamınızı yayınlayabilir bu reklamlardan da gelir elde edebilirsiniz.
Aynı zamanda bir dünya devi olan Google’da mobil reklamcılık konularında size bir çok seçenek sunuyor. Adwords ve Youtube reklamlarına başlamış olan veya bu doğrultuda reklam yapmak isteyen firmalar için Google direk olarak mobil cihazları hedefleme imkanı sunuyor.
Tüm dünyada mobil olarak reklam verebileceğiniz 100’den fazla network bulunuyor.
Kullanıcıya her an her yerde erişebilirsiniz…
Eğer tesisinize ait bir uygulamanız var ise, push mesajlar tarzındaki fonksiyonlar ile biraz zorlama da olsa kitlenize belli konularda bilgilendirmeler yapabilirsiniz. Bir süre sonra Sms konusu gibi can sıkıcı bir hale gelecektir ancak kullanıcıyı sıkmayacak aralıklar ile bu işlemi yaparsanız doğru bir reklamcılık faaliyeti uygulamış olacaksınız. Ayrıca, kullanıcıların bu reklamları cihazları üzerinden pasif hale getirebileceğini, yani siz onu sıktığınız an sizden vazgeçebileceğini unutmamanız gerekiyor.
Üstelik bu reklamcılık faaliyeti de daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi basılı reklamcılıktan daha az maliyetli ve daha samimidir. Kitlenize doğru zamanda doğru mesajı iletmeniz halinde, mesajınızı alan kişi kendini önemli hisseder. Aynı zamanda mobil reklamcılıkta gönderdiğiniz mesajlar ile kullanıcı direk etkileşime geçebilir ve sizinle direk iletişim kurma yolunu izleyebilir.
Tabi mobil reklamcılık derken, gelişi güzel bir reklamcılık olmayacak, yine belli uzmanlardan destek şart. Aynı zamanda tüm kaynaklarınızı mobile yönlendirmekte yanlış olacaktır. Dengeli ve seviyeli bir reklamcılık kısa sürede meyvelerini verecektir.
Toparlayalım isterseniz, mobil cihaz gelişimini bizzat takip etmiş, mobil reklamcılık gelişimini ciddi anlamda takip eden ve uygulayan biri olarak tavsiyem bu konunun işletme sahipleri tarafından benimsenmesidir. Yanlış anlaşılmasın, bahsettiklerimin hiçbirinin sosyal medya yönetimi veya farklı bir mecranın yönetimi ile ilgili değildir. Reklamcılık ile sosyal medya yönetimi konuları birbirinden farklıdır. Bu yüzden bir şekilde sosyal medyada yer alan işletmelerin reklamcılık konularında da kendilerini ilerletmesi, mobil hedeflemeler ile reklamlarını insanların ceplerine kadar getirmeleri gerekiyor. Bütün bunlar benim tavsiyem değil, geleceğin tavsiyesi.
Bu Makale 22.05.2014 - 11:13:32 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Yazılarınız okuyup çok değerli bulmama rağmen sosyal medya ajanslarının geleneksel reklam ajanslarına dönüşmelerine pek taraf değilim. Geleneksel medya reklam ajansları, dijital tasarım ajansları ve sosyal medya ajanslarının branşlaşarak partnerle iş birliği yapması gerekiyor. En üstte kurumsal kimliği çizen ajansın ve altında diğerlerinin olup işbirliği yapmaları daha doğru olur. Hem kurumsal kimlik bozulmaz hem de kimse anlamadığı konuya zorunlu eğilmek gereğinde kalmaz. Uzman olmadığınız konuda zoraki iş yapmanın maliyetleri ister istemez müşterinize yansıyor.