Sosyal medya bu yazı ile çalkalanıyor, turizmci uyuyor

Sosyal medya bu yazı ile çalkalanıyor, turizmci uyuyor
Her şey dahil otellerde aşçı olarak çalıştığını belirten bir kişinin kaleme aldığı ve Ekşisözlük'te yayınlanan yazı, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Her şey dahil otellerdeki yemeklerde hileler yapıldığını ve hijyene dikkat edilmediğini iddia eden yazı sosyal medya kanallarında yoğun şekilde paylaşılıyor. Bütün bunlar olurken, sektörden ses gelememesi dikkat çekiyor.


Her şey dahil otellerde büfeleri dolduran çeşit çeşit yemekler nasıl hazırlanıyor, hazırlanırken hangi malzemeler kullanılıyor? Her şey dahil otellerde aşçı olarak çalıştığını belirten bir kişi, ekşisözlük gibi yüksek reytingli bir sitede her şey dahil otelleri hedef alan bir yazı kaleme aldı. Daha sonra başka sitelerde de yayımlanan ve adeta, "Her şey dahil otellere gitmeyin" diyen yazı, elden ele dolaşıyor.

TurizmGüncel'in notu: Her şey dahil söz konusu olduğunda elbette bir genelleme yapılamaz. Bu sistemi yüksek standartlarda uygulayan, hijyene ve kaliteye önem veren çok sayıda tesis olduğu bir gerçek. Bununla birlikte, aşağıdaki makalenin de yabana atılmaması gerektiğini düşünüyoruz.

İşte o aşçının, "Her şey dahil otellerde çalışan bir aşçının itirafları" başlıklı o yazısı:

"Kırmızı et olarak genelde hindi eti kullanırız. Bu da yapısı gereği fazla süner. Ne kadar pişirirseniz pişirin elastiki bir yapısı vardır. Müşteriler genellikle çok az pişmesinden şikayetçidir.

Balık olarak Alabalık ya da Kuzu Balığı vardır. Kuzu Balığı da tercihen tuzda pişmiş olarak verilir. Aslında tükettiğiniz şey, köpekbalığıdır. Ben hiç kuzu balığı pişirdiğimizi hatırlamıyorum. Tuzda pişirmemizin nedeni, lezzet farklılığını ortadan kaldırmaktır.

Donmuş balıklarda genelde Sudak ve Kalamar kullanılır. Ahtapot, Ege Bölgesi’nde daha yoğundur. Tabii ki bunları biraya bastırıyoruz.

Bir gün akşam büfesinde kalan 50 – 60 kg. eti, tabii ki çöpe atmıyoruz. Bu, müsrifliktir. Stajyerlere sosu yıkatıyoruz ve başka bir sos ile bağlayarak ertesi gün büfeye sunuyoruz. Örneğin Demiglace sos ile pişmiş bir yemeğin etlerini alıp Hollandez sos ile tekrar büfeye sunuyoruz. Ama Hollandez sos öyle kolay değildir. Emeğe saygı lütfen…

Pastane bölümü… Hani bir pastaneye gittiğinizde vitrindeki o devasa boyuttaki tatlıları gördüğünüzde ve fiyatını sorduğunuzda içinizi tuhaf bir sevinç kaplar ya… Eve gittiğinizde tüketirsiniz, tadı da çok lezzetlidir ya hani…

Ya da her şey dahil sistemini uygulayan bir otele gittiğinizde büfede devasa boyutlarda, krem şanti ile kaplanmış yaş pasta tarzında pastalar karşılar ya sizi. Kime sorsanız ismini bilmediği, herkesin birbirinin yüzüne aval aval baktığı, maşa ile tabağınıza koyarken stajyer çocukların kikirdeyerek sizi izledikleri pastalar vardır ya hani…

Evet evet onlar işte, doğru bildiniz. Biz onlara ”DOYURAN” deriz.

Bir akşam önceden kalan artıkları çocuklar büfeden toplar, pastanedeki demi chef’ler bu tatlıları bir güzel yoğurur ve akabinde üzerine pralin, damla drop, çırpılmış krema, en sonunda da meyve aromalı krem şanti ekleyerek tekrar büfeye gönderirler.

Bu durumdan müşteriler şikayetçi değildir çünkü ilk önce biten pastamız bu Doyuran’dır. Hatta takviyesi olmadığından mütevellit, bazı müşteriler şikayet ederler alamadıkları için.

Pastanelerde bu olay biraz daha hijyeniktir. Eğer sahibi çok iğrenç bir adam değilse sadece vitrindeki pastaları kullanır.

Kasaphanede işler, bütün gelen parçalara bakar. Genelde köftelerde dana döş ve gerdan kullanılır. Eğer menüde Adana Kebap ya da Urfa Kebap var ise yemeyiniz. Tekrar söylüyorum, her şey dahil sistemin olduğu bir otelde Adana Kebap yemeyiniz. Elinizi bile sürmeyiniz.

Soğuk bölümünde ise işler çığrından çıkmıştır. Genel olarak, yapılan portör muayenelerinde gaita oranı çok yüksektir. Bunun nedeni, mutfak personelinin hijyeninin yanı sıra mayonez içerikli yiyeceklerin bu bakterilerin gereğinden fazla üremesini sağlamalarıdır. 2000 kişilik bir otelde yapılan rus salatasını, aşçıların elleriyle harmanlamadığını düşünmek birazcık saflıktır.

Eğer Türk Gecesi var ise ve menüde çiğ köfte de mevcutsa hemen koşa koşa gidip atlamayın. Önce bir düşünün. 1 kg. çiğ köfte 2 saatte yapılıyor. Orada bulunan çiğ köfte en az 20 kg.’dır. Eğer tam kıvamında olduğunu düşünüyorsanız işler sandığınızdan daha kötüdür. Stajyerler ayaklarına poşet giyer ve büyükçe bir kazanın içinde bir güzel yoğururlar. Kıvamı mükemmel oluyor ama tadını bilmiyorum. Müşteriler iyi olduğunu söylüyor.

Bütün bunlara karşın büfede hiçbir masraftan kaçınılmaz. Müşterileri aldatmak için bol bol karpuz ve kabak dekoru yaparız. Bir gün saydığımda büfede 20 çeşit yemek olmasına rağmen 50’ye yakın dekor vardı. Önce gözünüzü doyurmak nedir, bunu çok iyi biliriz.

Patates içeren yemekler bol kalorilidir ve tokluk hissi verirler. Çalıştığım mutfakta en az üç kişiyi patates çuvalının başına dikerim. Sabahtan akşama kadar patates soydururum. Bir öğünde en az üç yemeğim patates içeriklidir, siz fark etmezsiniz de patates gördüğünüzde saldırıyorsunuz. İçgüdüsel bir şey galiba…

2000 kişilik bir otelde, sıcak büfede en az 20 kişi çalışması gerekir. Akşamları yemek yediğiniz büfenin önünde bekleyen aşçıların sayısı 4’ü geçmiyorsa ve kılık kıyafetleri temiz ama düzensizse orada işler pek iyi gitmiyor demektir. Ben, mesleğimi saklayarak hemen muhabbete girerim ve sıcak bölümünün yemeklerinin diğer bölümlerden iyi olduğunu söylerim, çok yorulduklarını tahmin ettiğimden bahsederim. Hemen kaç kişi yapar, nasıl yapar, maaş durumu nedir dökülürler. Bu şekilde otel değiştirdiğim çok olmuştur.

Mümkün olduğunca şov olarak tabir edilen, o anda hazırlanan yemekleri tercih edin. Sıra bekliyorsunuz, biliyorum. Lezzetsiz ama hijyeniktir.

Pasta tüketecekseniz dilimlenmiş yaş pastalara ağırlık vermeyiniz. Detayına girmeyeceğim, başım belaya girebilir."


Bu Haber 17.07.2015 - 11:01:22 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
  • Zafer Cengiz 23.07.2015 - 06:47

    Yıllardır tüm turizm işletmelerinin Fiyat kaybı ve Maliyet artışı mengenesinde ezilerek, hayatta kalabilmek için zorunlu Tasarruf edebilme şeklinde sürdürülen BOCALAMA Sürecinde ne yaptığımızı bir hatırlayalım. Bir yandan Şampiyon Turizm vitrini yaratılarak bu olumsuzluklar başarıyla gizlenmiş, diğer yandan da tüm Turizm Emekçilerinin çalışma koşulları, olabildiğince zorlanmıştır. Şimdi gelinen nokta ise ÇÖKÜŞ öncesi KIVRANMA Sürecidir ve tüm bu gider düşürücü önlemlerin süregelen gelişmeler çapında OLAĞAN Sonuçlar olduğu, NET bir şekilde herkesçe idrak edilmelidir. Yıllardır Zarar etmemeyi KAR Sayan bir zihniyet, başka türlü davranamaz

  • SABAN OKSUZ 19.07.2015 - 09:45

    Yazan her kimse dogruyu yazmis...neyin mudafasini yapiyorsunuz ki...Piyasa belli...satilan yiyecek ve icecek fiyatleri belli...Milletin otelde yedigi ictigide belli...Bu adamin dediklerini yapmazsaniz nasil tutturacaksiniz patronunuzun veya yalakalarinin hedefledigi maliyetleri...Biriniz de cikin yok yahu biz soyle yapiyoruz deyin de ogrenelim...(istisnalar kaideyi bozmaz)

  • fazla abartılı 19.07.2015 - 12:47

    örnekle İngilterede böyledir cod dediğimiz balığı bira ile soslanır bunda bir hilelik yoktur,çiğ köfte pardon ayakla yapılacak bir karışım olmaz,kırmızı et konusunda evet hindi eti tatlı karabiber ve soğan sosu ile pişirilir yani kuzu eti şeklini alır bunda hile yoktur,doyuran adlı tatlı karışımdan da yapılabilir,bu pastacının hileliği olabilir,yine 2000 bin kişilik mutfakta deli saçması tün ahçılar büfe başında olacak diye birşey yoktur,bence şunlar yazılsaydı daha mantıklı olurdu hijyen konusu,gıda saklama buzdolabında en fazla karışım olanı 3 gündür,yine çelik tepsiler yerine plastik gibi biraz fazla abartılı yazı olmuş

  • mehmet işler 18.07.2015 - 12:36

    Ekmeğini bu işten kazanan ve rızkını çoluğunu çoçuğunu buradan nafakalandıran biri olarak bu ahçı kardeşimiz nankörlük yapmaktadır bu iş kolu böyle değil gelsin hiyjen görsün sürekli kontrol altındayız hem KTB bakanlığı hem tur opetaörleri hem tarım bakanlığı tarafından ayrıca belediyelerin denetimi çabası ne garezi var ama yazık bu insanların bu toplumda yer alarak onların bu safsatalarının kamu oyu ile paylaşaılmasıda ayrıca çok düşündürücü eğer öyle ise devlet nerede sistem nerede eğer öyle ise gıda zehirlenmesi başta olmak üzere hastaneler yıkılır dolar taşar tesislerin büyük çoğunluğu iso belgesi haceep belgesi alıyor biz avrupadan daha iyihizmet ve hiyjen koşullar sağlıyoruz deli saçması laflarla halkı aldatarak algı operasyonu yapılıyor yazıktır günahtır yapmayın vabeli büyük olur

  • M.Haluk Müderrisoğlu 18.07.2015 - 10:56

    Değerli arkadaşlar, maalesef rusların geri çekilmesi ile oluşan açığı kapatmak için otelini ucuza satan bir çok otel yemek çeşidini ve personel sayısını azaltarak bunu halledeceğini zannediyor, ama daha çok tepki çekip müşteri kaybetmekte olduğunu hatta fısıltı gazetesinin aleyhinde çalıştığını unutuyor. Bu yazıyı yazan arkadaşımızda herhalde bu tip bir otelde çalışan ve birazda abartılmış olan yazısı daha öncede yazılmıştı ve bu kadar ilgi çekmemişti. İçimizde bu şekilde çalışan otel olabilir ama asla geneli böyledir denemez, Fakat hepsini etkilemektedir. bu yüzden geneli böyledir diye yazmaktansa biz otelimizde böyle yapıyoruz demek daha doğru olur düşüncesindeyim, böylece bu uygulamayı yapmayan otele saygısızlık yapmamış olursunuz. Böyle giderse hepimiz zarar görürüz görmemek için bu tür otelleri kamu oyuna açıklamak zorunda kalacağız belki de Bakanlık devreye girip bu otellere gereken cezayı vermesini sağlamak lazım diye düşünüyorum. Saygılarımla

  • Altintren 18.07.2015 - 03:05

    12.03.2011 tarihinde hidrofobik suaygiri isimli bir yazarın her şey dahil konusuna yazdığı bir yorum. Eksisozlukte açtığı konulara ve yazılarına bakılırsa, bu arkadaş muhtemelen bir üniversitenin Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümü öğrencisi yada öğretmeni. Bence yapılabilinecek sahtekarlıkların fantezisini yazmış. Yada gerçekten bu tarz bir yerde stay yapmış. Bir üniversitelinin (öğrenci yada öğretim görevlisi) bunu yazması çok ayıp olmuş.

  • Barış Sağlık 18.07.2015 - 12:46

    Evet ekşisözlk kaynaklı bu yazıyı facebook ta ben de gördüm. Herkes bu yazıyı paylaşıyor. Olay, haberin bir sektör sitesinde yayınlanması değil. Tersine bir şeylerin farkına varmamız lazım. Herkes sosyal medyada her şey dahil otellere gitmeyin çağrıları yapıyor. Bazı kenini bilmez otellerin ve kişilerin sektörü baltaladığını gösteryor bu. Kimse kafasını kuma gömmesin. Böyle bir algı varsa, ona karşı mücadele etmemiz lazım. Saygılar.

  • İbrahim İbrahim 17.07.2015 - 07:29

    Bu kişi kenisini turizm çalışanı üstelikte bir üst pozisyonda çalışmış aşçı olarak tanıtıyor öyle mi? çok yazık. bu memlekete verilebilecek en büyük zararları bu tip vatan hainleri veriyor. evet bu bir vatan hainliğidir. turizmin can çekiştiği bir dönemde kenisinin gerçekten aşçı olup olmadığı ya da aşçı ise nasıl bir otelde çalıştığı belli değil. ben 5 yıldızlı bir çok otelde çalıştım ve hiç böyle bişey görmedim.böyle bişeyler saçmalaması. ve bunu da haber yapmak hangi akla. kime, hizmet etmektir doğrusu aklım almıyor. Devlet yetkilileri bu haberin peşine düşmeli ve gereğini yapmalı diye düşünüyorum.

  • sssss 17.07.2015 - 05:51

    Valla bu arkadaşımız kimse bi kere kenisine ve mesleğine hiç saygısı yok öncelikle sunulan her ürün hindi olsun vs olsun zaten açıkça belirtilmeli günde eger 60 kg et vs artıyorsa zaten bu arkadaşı çalıştıran firmanın patronuna sormalı her şeyin bir gramajı var yeterliliği var kapasitesi var belli ki bu arkadaşımız amötör bile değil maalesef piyasada patronlar ucuz işçi gibi aşçı şef çalıştırıyor sonucu işte bu 3 senede adam şef olup bir otelin başına geçiyorsa ordan her şey beklenir çünkü adam işi bilmiyor ekibe ne öğretecek lütfen otel sahipleri ucuz şef çalıştırmayın üç kuruş fazla ödeyinki saga sola tazminat ödemek zorunda kalmayın unutmayın kaliteil otel kaliteli personelle kaliteli yönetici ile olur maliyetiniz ne olursa olsun ö urunu yenecek sekilde sunabilen zaten şeftir sayılarımla.

  • Murat Atsever 17.07.2015 - 02:29

    Ekşisözlükten alıntı yapılmış, haber orada bir başlık olarak mevcuttur.

  • Ömer Hakgeçirmez 17.07.2015 - 12:27

    Tamamen deli saçması. Yaptığı bir marifetmiş gibi, bunu yiyen insanları da aşağılıyor. Hijyen kuralları içerisinde belirli oranda yemeklerin tekrar değerlenirilmesinden daha normal bir şey olamaz, ama bu amcam fazla sallamış. Bayram günü çok güzel bir yazı olmuş, editorial ekibini de ayrıca kutlamak gerek.

En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.