İşte turizm sektörünün önde gelen isimlerinin 2022 beklentileri

İşte turizm sektörünün önde gelen isimlerinin 2022 beklentileri

EMITT Fuarı kapsamında düzenlenen Başkanlar Oturumuna katılan turizm sektörünün önde gelen üç ismi, sektöre ilişkin 2022 öngörülerini paylaştı.


TurizmGüncel

TÜROFED eski başkanı Osman Ayık moderatörlüğünde düzenlenen ‘Başkanlar Oturumuna’ katılan TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, TTYD Başkanı Oya Narin ve TÜROFED Başkanı Sururi Çorabatır, 2022 sezonuna ilişkin öngörülerini paylaştı.

“1,7 milyon yatak kapasitesinin yenilenmesi gerek”

DTÖ’nün rakamlarından ziyade WTTC’nin rakamlarını baz alıklarını belirten TTYD Başkanı Oya Narin, “2019’da 7,2 trilyon dolar olan turizm gelirlerinin 2020’de 4 trilyon dolara gerilediği ve 2022 için beklentinin 8 trilyon dolar olduğu kaydedildi. Türkiye İspanya’nın ardından en fazla turist çeken Akdeniz çanağı ülkesi olacak. Turizm gelirlerini artırmak ve mevcut yatak kapasitesinin en fazla değer yaratacak şekilde devreye girmesi önceliğimiz. Pandemide zorlu bir süreç yaşadık ve bu süreçte kamu-özel sektör iş birliği ve dayanışma sayesinde bu süreci en hafif yarayla atlattık. 1,7 milyon üzerindeki yatak kapasitesinin yenilenmesi gerektiği bir dönemdeyiz. Pandemi sonrası yeni arayışlar ve talepler, bizim de değişmemiz gerektiğini gösteriyor. İstanbul’da 3 yıldızlı otel 30 euro iken İspanya’da 100 euro. 5 yıldızlı otel İstanbul’da 100 Paris’te 400-500 dolar” ifadelerini kullandı.

“52 sektörü yeniden canlandıracağız”

Maliyetlerde çok ciddi artış olduğunu vurgulayan Narin “Yeni dünya turizm trendlerine uygun, yeni çağdaş yaklaşımları ülkeye getirmemiz lazım. Bunun için sektörün hukuksal alt yapısının da yenilenmesi gerekiyor. Çünkü turizm sektörü cari açığın en önemli destekçilerinden birisi olacak. 2022’de uzun zaman sonra ticaret ve alışveriş yapacağız, 52 sektörü de yeniden canlandıracağız. Ancak turizm sektörünün bir araya gelerek turizmi ileriye taşıyacak bir sistem geliştirmemiz lazım. Turizmdeki kapasite kullanımımız yüzde 45. Bir fabrika yüzde 45 kapasiteyle çalışsa ‘kapat o fabrikayı’ derler. Turizm dışındaki sektörlere 18 milyar dolar teşvik ve KDV indirimi desteği verildi. Biz de teşvik anlamında hak ettiğimizi almak durumundayız. Maliyetlerin ne olacağı konusunda ciddi sıkıntılarımız var. Başta gaz ve elektrik olmak üzere, tüm girdi maliyetlerinde ciddi artışlar var.” şeklinde konuştu.

Oya Narin, değerlendirmelerine şu sözlerle devam etti:

“Kaç milyon turist geldiği önemli değil”

“Biz sektörümüzü kamuya sanayi ve ticaret sektörleri gibi anlatamadık ve verimliliğin düştüğü kriz yıllarında, sektörümüzün hukuksal alt yapısını oluşturamadık. Bunun neticesinde kamu kurumlarının ve odaların karşısında pozisyon alamadık. Hep ricacı turizm STK’ları olduk. Dünyada 6’ncı sıraya gelmiş, 120 milyar doların üzerinde yatırım yapan turizm sektörü bundan sonra geleceğini şekillendirecek hukuksal alt yapıya ihtiyacımız var. Kaç milyon turist geldiği önemli değil. Benim için önemli olan kapasite kullanımım ve kazandığım para.

“Her yıl 20 bin yatağın yenilenmesi lazım”

Elimizdeki yatak kapasitenin önümüzdeki 20 yıl içinde, yılda ortalama 200 bin yatak yenilenecek şekilde yenilenmesi lazım. Biz sadece piramidin tepesindeki tesislerin veya büyük tur operatörlerinin sorunlarını konuşarak sorunu çözemeyiz. Bu iş anonim bir şekilde bir kolektifle ele alınmalıdır. Yeni bir platformla Türk turizmi kendi geleceğini ele almalıdır. Bu dağınık yapıyla sektörü ileri taşıyacak bir model yapamıyoruz.”

Firuz Bağlıkaya: En son 2019’da fatura kesen seyahat acentesi var

TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, birçok seyahat acentesinin gerekli desteği görmediğine dikkat çekerek” 14 bin seyahat acentesi gerekli ilgi ve desteği görmedi. Büyük tur operatörleri bir şekilde finansmanını sağlayabildi ama çok önemli sayıda seyahat acentesi finansmana ulaşamadı. Biz küçük bir birlik olmamıza rağmen kamunun yapmadığı yardımı yaptık. Aidatlarımızı iptal ettik, öteledik veya yapılandırdık. Bu iki yılı değerlendirecek olursan acenteler açısında çok ciddi kayıplara ve zarara yol açtı. Hac umre, MICE ve outgoing yapanlar hiç iş yapamadı. Kepenk kapatan acente olmadı ama çalışanlarını işten çıkarıp uzaktan çakışmaya geçerek ayakta kalmaya çalıştılar.” açıklamasında bulundu.

“Acenteler mağdurdur”

Acentelerin kamudan destek almadan ayakta durmaya çalıştığını belirten Bağlıkaya, “Biz TÜRSAB’ı finansal olarak zor durumda bırakan eylemlerle muhatap olduk. Acenteler mağdurdur. Yaptıkları tüm işlerde diğer kurumların müdahalesiyle iş yapamaz hale geldik. Tur transfer yapamıyoruz, finansmana erişemiyoruz. Türkiye’de bir sürü sektör açıldı, küçük küçük iş yaptı ama en son faturasını 2019 yılının kasım ayında kesmiş arkadaşlarımız var. Dolayısıyla seyahat acenteleri açısından son derece başarısız ve kamudan hiç destek almamış durumdayız. Turizmdeki pazarlamayla ilgili sıkıntımız var. Acenteler pazarlama desteği alamıyor. Seyahat acentelerinin en azından pazarlama ve fuar katkı desteği alması lazımdı.2020 ile 2021 dönemi hiç de başarılı geçmiş bir dönem değil. Dünyada ne olduysa bizde de o oldu. TGA çok iyi tanıtım yaptığı için değil, diğer destinasyonlar kapalı olduğu için aldık. Ama çıkıp başarılı geçirdik demeçleri veriyorlar. Turizm sektörü şu anda tamamen kendi dinamikleri ile ayakta duruyor, Engelleyecek bir şey yapmasın diye kamundan sadece gözünün içine bakıyoruz.” dedi.

“Kritik eşik hala aşılmadı”

Bağlıkaya konuşmasının devamında şu açıklamalarda bulundu:

Vefat sayıları ülkemizde yükseliyor. Avrupa’da da kimi yerlerde kapanmalar başladı. Her şey bitti dediğimizde bir şeyleri yapmamayı başlıyoruz, önlemler bırakılıyor. Çok dikkatli olmamız gereken bir 3 ayımız var. Avrupa’nın şu aralar kapanması bizim lehimize. 2-3 ay kapanırlar ve sonrasında da turizm sezonu başlar diye düşünüyoruz.

“35 milyar dolar gelir getiren sektöre 35 milyon dolar destek verilmedi”

Pandemi döneminde tüm turizm STK başkanları en zor dönemlerini yaşadı. Turizm sektörüne özel hiçbir şey uygulanmadı. Türkiye şu anda turizm ve ihracata bağlı. Ekmek istemeden, su istemeden, aç karnına da olsa çalışıp 35 milyar dolar döviz getiren bir sektör var ve bir kuruş fazla yardım almadı. Biz STK örgütlerinin ne istediğini bilmeden hareket ediyoruz ve ricacıyız. 35 milyar dolar gelir getiren sektöre 35 milyon dolar destek verilemez miydi? Biz ülkemize en çok döviz getiren sektörüz. Ve en büyük yarayı turizmciler aldı. Bu nedenle geçmişte yapılan yanlışları irdelemezsek doğruyu bulamayız diye eleştiriyoruz.

“İspanya’yı geçtik derken biraz dikkatli olmamız lazım”

2019 yılında kişi başı harcama dünya ortalaması 1000 dolar, 2021’de 1500 dolar. 500 dolar artmış. Yani yüzde 50 artmış. Bunun sebebi uzun kalışlar ve seyahat masraflarının artması diyor. 2019 kişi başı ortalama bizde 666 dolar şu anda 834 dolar. Geçtik dediğimiz İspanya’nın kişi başı gelir 1200 dolar. Geçtik derken biraz dikkatli olmamız lazım. Bizim gecelememiz 8,8’den 10,7’ye çıkmış. Bizdeki artış çok net şekilde gecelemeden kaynaklanan bir artış.

Turist başına gelir dünyada yüzde 50 artarken bizde yüzde 22 artmış. Bunlara bakmayacak mıyız? Aman ne kadar güzel deyip alkışlamakla olmuyor ki bu iş. Geceleme harcamalarımız artmamış düşmüş. 2019’da 72.9 dolar 2022’de 72.8 dolar. Bunların içine yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları dahil değil. Onların harcamaları 50 doların da altında.

“Sadece 5 tur operatörüne yapıldı, uçak şirketi olmayan 1390 acente ne yapacak?”

Sadece 5 tur operatörüne yardım yapıldı. Nasıl seçildi bu operatörler biliyor musunuz? Hem Türkiye’de şubesi olacak, hem yurt dışında organizasyonu olacak, hem de uçak şirketi olacak. Uçak şirketi olmayan 1390 acente ne yapacak? Bu adil bir şey mi?

“Turizm sektörüne vergi saldılar”

TGA kuruldu. Bir takım mücadeleleri yapması gereken bir organizasyon gerçekten gerekliydi. Ama turizm sektörüne vergi salarak bunu kurmak kabul edilebilir bir yöntem değil. Üstelik cirodan. Kardan da değil. 2019 yılında toplam ziyaretçilerin içinde yüksek ve çok yüksek gelir gurubunun oranı yüzde 14.47 ilken, 2021 yılında bu oran yüzde 12,90’a geriledi. 2019 yılında yüzde 8,97 olan düşük ve çok düşük gelirli turist grubunun oranı 2021’de yüzde 9,68’e yükseldi. Yani ülkeye gelen turist içinde düşük ve çok düşük gelirlilerin oranı artarken, yüksek ve çok yüksek gelirlilerin oranı düşüyor. Dünya genelinde ise tam tersine bu durum söz konusu. Bir de şu var ödediğin verginin makbuzunu sisteme eklemezsen ceza ödüyorsun. Sektörün buna tek sesle cevap vermesi lazım."

Sururi Çorabatır: 30 milyon ziyaretçi ağırladık

Konaklama sektörü açısından zor bir süreç yaşandığını belirten TÜROFED Başkanı Sururi Çorabatır da, “Kriz sürecinde turizm sektörünü başlatmak için tedbirler almaya çalıştık. Diğer ülkeler de bunu yaptı ama Türkiye biraz atik davrandı. Güvenli turizm sertifikasını geliştirdik ve bunun PR’ını da güzel yaptık. Bunun neticesinde de 2020’de 12, 2021’de ise 30 milyon ziyaretçi ağırladık.” dedi.

“Ben Firuz bey kadar kötümser değilim”

Türkiye’nin çok önemli bir destinasyon olduğuna işaret eden Sururi Çorabatır, “2021’de 2022’nin önünü açtık. Ben Firuz Bey kadar kötümser değilim. 30 milyon küçümsenecek bir rakam değil ve geleceğin teminatı. Aldığımız veriler çok iyi. İngiltere’den çok iyi bir rezervasyon akışı var. Avrupa’da Almanya yatay seyretmekle birlikte, sonradan açılacağını düşündüğüm bir pazar. Rusya’dan beklentimiz yüksek. Amerika kıtasından da mayıs ayından itibaren ziyaretçi sayılarının artacağını düşünüyorum. Fiyat ve hizmet kalitemizin çok iyi olduğunu düşünüyorum. İç piyasayı ihmal etmememiz lazım. İç pazardan da çok iyi bir hareket getirecektir diye düşünüyorum.” değerlendirmesini yaptı.

"Bizim çok büüyk avantajlarımız var"

Biz kardeşliği, barışı simgeliyoruz. DTÖ, 2021 ve 2022’de dünyadaki turizm liderinin Türkiye olduğunu ve bundan sonra devem ettireceğini beyan ediyor. Biz turizm ülkesiyiz. Gelir Bodrum’a, Kapadokya’ya İstanbul’a baktığınızda çok fazla ama diğer bölgelere geldiğimizde düşük. Ortak yolda bulunup çalışmak lazım. Dünyada turizm trendi değişti. Satış pazarlama şekilleri değişti. Bizim çok büyük avantajlarımız var. İstanbul gibi bir marka var. Elimizdeki turizm çeşitliliği çok fazla bundan dolayı hiç korkmuyorum. Hizmetleri doğru verebildiğimiz sürece, doğru tanıtabildiğimiz sürece başarabiliriz. TGA’da neye ne kadar para harcandığını görebiliriz.

Panelin sonlarına doğru Firuz Bağlıkaya ve Sururi Çorabatır arasında polemik yaşandı. Bağlıkaya, Çorabatır’ı sürekli Bakanlığın görüşlerini savunmakla suçladı.



Bu Haber 09.02.2022 - 18:09:09 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.