İskender Dilek: Bir daha kesinlikle resort otel yatırımı yapmayacağız

İskender Dilek 2012 yılı beklentilerini şöyle anlattı:

"2012 bana göre 2011 kadar iyi olur. Ancak çok daha iyi olacağını zannetmiyorum. Biz yüzde 85 iç pazarla çalışıyoruz. Hedefimiz geçen seneki bütçeleri ve dolulukları yakalamak. Yine de 2012 için güzel görünüyor diyebilirim. Biz ilk defa erken rezervasyonda belli periyorlara özel olarak yüzde 50 indirim yaptık."

RESORT OTELLER OTELCİLİK ANLAYIŞIMIZA UYMUYOR

Dilek yeni otel yatırımları hakkında da bilgi verdi:
 

"Ocak 2013'te Tepebaşı'nda yeni bir otel açıyoruz. Nisan 2013'te de Şişli'de açacağız. İkisi de Radisson Blu markasını taşıyacak. Şişli'deki otelimiz 305 odalı olacak, Tepebaşı'ndaki otelimiz ise 134 odalı olacak. Biz bundan sonra bütün yatırımlarımızı şehir otelciliğinde yapacağız. Üçüncü bir otel olursa yine İstanbul olur. Daha sonra da farklı kentlere bakarız. Resort otelciliği ise bir daha kesinlikle düşünmüyoruz. Resort otelcilikte her şey dahil sistemi var. Bu anlayış bizim gerçek otelcilik anlayışımızla örtüşmüyor. Şehir otelciliği aynı zamanda sadece otel yatırımı değil gayrımenkul yatırımı açısından da çok daha parlak bir istikbal vaat ediyor."

HER ŞEY DAHİL TÜRK TURİZMİNE ZARAR VERİYOR

Dilek Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İskender Dilek Çeşme bölgesinin otel yatırım potansiyelini şöyle değerlendirdi:

"Çeşme'de çok fazla büyük tesis yok. Oteller genelde büyük ölçekli. her yerde otel yatırımı yapılıyor. Alaçatı ve Çeşme'nin şartları butik otelciliğe çok müsait. Kendi fiziki şartları nedeniyle bu böyle. Antalya'ya mesela 10 odalı butik otel yapsanız talep görmez. Çünkü oraya o misafir profili gitmez. Çeşme 5 yıldızlı otel yatırımı için zor bir bölge. Kısa bir sezonları var. Hala iç turizme çok bağlılar. Yurtdışında çok fazla pazarları yok. Bu bölgelere yatırım yapmak yatırımcı için çok büyük bir karar. Bunu siz bir uzun vadeli bir yatırım ya da turizmde fark yaratmak olarak görebilirsiniz. Bu gibi yaklaşımlar için Çeşme gerçekten de güzel bir bölge. Ancak yatırım yapmak radikal bir karar."

İskender Dilek iç turizmin değişen yapısı ve her şey dahil sistemi hakkında ise şunları söyledi: 

"Tatil bilinci Türkiye'de çok gelişti. Herkes  yazın en az bir kere tatil yapmayı amaçlıyor. Her keseye göre tatil imkanları da bulunuyor. Her şey dahilden uzaklaşıp butik otellere veya pansiyonlara gelen kesim de giderek artıyor. Çeşme'ye gelen misafirlerin çoğu her şey dahil tatil yapmak istemedikleri için geliyorlar. Akşamları istediğim yere gideyim, bölgeyle iç içe geçeyim diyen profil de giderek artıyor. Her şey dahil bütçe ve çocuklu aileler için çok daha uygun bir sistem. Bana göre bu sistemlerin hepsinin olmasında fayda var. Ben her şey dahile başından beri karşıyım. Ancak bu benim şahsi görüşüm. Bence bu sistem Türk turizmine zarar veriyor. Turistin otel dışında bıraktığı hiçbir şey yok. Maalesef artık geri dönüş mümkün değil. Biz hala yarım pansiyondayız. "