Dünyanın dikkatini çeken Türk aşçı
Londra'dan Tokyo'ya kadar farklı şehirlerdeki en iyi restoranların arkasında, çok özel şefler ve mekân sahipleri vardır. Financial Times yazarı Nicholas Lander, 2009'un dikkat çekenleri arasında Ece Aksoy'u gösterdi
Financial Times'ta 1990'dan beri dünyayı dolaşarak yemek ve restoranlar üzerine yazılar yazan Nicholas Lander, son olarak sektörde 2009'un kendince önemli isimlerini derledi. Tüm yıl boyunca çeşitli lezzetler tattığı restoranlar arasından en iyilerini seçen Lander, Türkiye'den de İstanbul Asmalımescit'teki Ece Aksoy'un lokantası 9'u öneriyor. Lander, haziran ayında Türkiye'ye gelmiş ve Asmalımescit 9'un yanı sıra Sunset grill, Asitane, Bebek Balıkçı ve Swissôtel Gaia'yı da yazmıştı. Yazar, Ece Aksoy için "30 yıldır adını verdiği lokantasında yemek pişiriyor ve aşçılığı özellikle sebzesevenler için hâlâ heyecan verici," demişti. Nicholas Lander, 2009'un restoran sahipleri ve şefler için çalkantılı bir yıl olduğunu da belirtiyor: "Benim içinse istisnai bir yıldı; çünkü 20 yıldır cevapladığım 'En beğendiğiniz restoran hangisi?' sorusunun yerini 'Madem piyasalarda durgunluk var, neden istediğimde favori restoranıma giremiyorum?' aldı. Yani pek çok restoran işsizlikten şikâyetçi olsa da kimisi için bu bir sorun değildi." Nicholas Lander bunu müşteriler açısından ele alıyor: "Müşteriler restoranlara sadece yemek ve içmek için değil, mekânın sıcaklığı, rahatlığı için ve iyi ağırlanmak üzere gidiyor. Tam da bu yüzden Gordon Ramsay ne kadar ünlü olursa olsun, işin bu tarafını unuttuğu için kaybetti... Yıl boyunca pek çok mönü gördüm. Bir şefin hazırladığı yemekler kadar, restoran sahibinin kişiliği de çok önemli." Yazar bundan sonra restoran endüstrisindeki düşüşün sebeplerini açıklamaya başlıyor: "İnternet, hayatımızı nasıl yaşayacağımız ve paramızı nasıl harcayacağımız konusunda çok büyük baskı yapıyor olsa da, restoranları henüz etkileyebilmiş değil. Ki umarım hiç etkilemez. Paket servis gibi faktörler işin içine girse de, insanların her zaman için restoranlara gidip orada zaman geçirmekten zevk alacaklarını umuyorum. Tüm bu nedenlerle bu yıl müşteri memnuniyetinin önemi daha da artacak."
NOT EDİLECEK İSİMLER
Bundan sonra Lander, bu yıl boyunca dolaştığı yerlerden beğendiği restoranları, daha doğrusu restorana kimlik kazandıran isimler arasından seçimlerini sıralıyor: "Mayorka'daki S'Atic restoranından sorumlu genç Amerikalı Anne Byer; Hong Kong'daki Kwan Kee restoranındaki kadın garsonlar; Londra Soho'daki Yalla Yalla'nın Lübnanlı şefi Jad Youssef'in Polonyalı ortağı Agnieska Ilsa; Fransa-Beaune'daki Bistro de l'Hotel'in içinde yer alan maîtresse'de mucizeler yaratan Haiti doğumlu Margie Thybulle ve Japon ortağı Sachiko Sawahata; Fransa-Roanne'de yer alan Maison Troisgros'daki Marie-Pierre Troisgros'un dinamizmi; Türkiye-İstanbul'un kalbindeki restoranında, mutfak alanında bilgeliğini aktaran Ece Aksoy." Lander'in ikinci listesi ise şu isimlerden oluşuyor: Doğu Lancashire'da Ramson's'daki Chris Johnson; Londra- Notting Hill'deki The Churchill Arms'ın İrlandalı sahibi Gerry O'Brien; İskoçya-Glasgow'daki Crabshakk'i tasarlayan mimar John Macleod ve Kanada-Vancouver'daki Vij'in coşkulu sahibi Vikram Vij. Bunların yanı sıra İtalya-Verona'ya 20 dakika uzaklıktaki Antica Locanda Mincio'dan Gabriele Bertaiola; Paris'teki Vietnam restoranı Tan Dinh'ten 86 yaşındaki Leon Vifian ve oğlu Robert; Japonya-Tokyo'da Robata Honten'den Takao Inoue, dikkat çeken isimler. Tokyo'dayken RyuGin'de Seiji Yamamoto'nun yemeklerini yiyecek kadar da şanslıysanız ne mutlu size. Lander, yılın en özel yemeklerinden birini İngiltere'de Kyle Connaughton'ın şefliğini yaptığı The Fat Duck'ta yediğini de ekliyor Ramsay.
(Sabah Gazetesi)
Bu Haber 01.02.2010 - 22:17:45 tarihinde eklendi.
