Can Pulak

Yapı Fuarı ve biz Türkler

2015 Dubai Yapı Fuarına bu yıl 61’i Türk, 25’i İngiliz, gerisi de diğer ülkelerden olmak üzere tam 167 firma katıldı. Hepsi de birbirinden iddialı olan bu firmalar, çok güzel projeler ve gösterişli maketlerle kendilerini tanıtmaya çalıştılar.
   
Ama biz Türkler çok farklıydık. Bizimkilerin standları bir bölgeye toplanmış ve katılan firmaların büyük bir kısmı iyi hazırlanmıştı doğrusu. Ancak ilk sırayı, her zaman olduğu gibi yine Ağaoğlu aldı. Tüm projelerini ustaca sergileyen Ağaoğlu Firması, bu yıl Finans Merkezi tanıtım ve büyük maketiyle de alkışı hak etti. Bu merkez zamanında tamamlanırsa, Türkiye’ye çok şeyler kazandıracak .Ama bu konuda devletin de gayrete gelmesi ve inşaatın ilerlemesine paralel ciddi bir politika izlemesi şart.
 
Bu fuara devletin de  bir yetkilisinin gelmesi lazımdı. Şehircilik Bakanı’nın katılması bekleniyordu. Ama Türkiye’deki olaylar, bu seyahatin iptaline sebep oldu. Bari yerine bir başka Bakan gelse, dünyadaki gelişmeleri görse, kavgasız ve gürültüsüz bir ortamın faydasına tanık olsa, ülkemiz için iyi olmaz mıydı? Hani cami açılışı için dünyanın öbür ucuna koşturanlar, böyle uluslararası büyük ve güçlü fuarları niye gezmezler, görmezler? Bunun cevabını veremiyorum işte. İnanıyorum ki, Dubai Finans Merkezi’ni bizim yetkililer görse, Istanbul’daki merkezin bir an önce devreye girmesi için büyük gayret sarfederlerdi.
 
Her fuarda bir yenilik yapan Ağaoğlu, Cannes’deki MİPİM fuarında özel folklor grubuyla büyük takdir toplamıştı. Bu yıl Dubai’de de, Türk lezzet ve tatlarını ön plana çıkarınca, fuarı gezenlerin ilgi odağı haline geldi. Hele bir Maraş dondurmacısı ve onun özel kıyafetli bir usta elemanı vardı ki, yaptığı külah-dondurma oyunlarıyla önünde kuyruğa girenlerin sürekli alkışını aldı. Buna bir de Gaziantep baklava ve Türk şekerlemeleri ile taze meyveleri da eklenince, ziyaretçiler fuarın tadına doyamadılar. Hem projeleri incelediler, hem de lezzetli yiyeceklerimizle tanıştılar. Kim ne derse desin, Ağaoğlu bu fuarcılığı ve tanıtım  işini iyi biliyor, iyi yapıyor. Onun için de karşılığını alıyor. Benden duymamış olun ama, Dubai fuarında da bir toplu satım işi gerçekleşmiş. Miktar ve paranın büyüklüğünü tam öğrenemedim ama, bu fuardan yine Ağaoğlu’nun karlı çıktığı söyleniyor. 
 
Türkiye’deki şartlara ve güven sorununa bakınca, bu fuardan olumlu bir sonuç çıkarmak zor gibi görünüyordu. Ama ziyaretçiler ve yabancı yatırımcılarla yaptığım sohbetlerde, dolar arttıkça Türkiye’nin ucuzladığını, bu yüzden yatırım cazibesinin daha da arttığını söylediler. Bu gözlem, konuta dış talepte fazla bir sıkıntı olmadığını ortaya koyuyor. Ama yine de uluslararası uzmanlara kulak vermek lazım. Türkiye istikrar ve huzur görüntüsünden çok şeyler kaybetmeye başladı. Buna dikkat etmek ve önlem almak lazım diyor uzmanlar.
 
Araplar Türkiye’de Istanbul-Yalova-Bursa, Antalya’da konut alıyorlardı. Şimdi buralara İzmir ve Trabzon da eklendi. Belki şaşıracaksınız ama, bir yılda Trabzon’a Dubai’den 450 bin uçak bileti satılmış. Gidenler Trabzon’u,çevresini ve yaylaları anlata anlata bitiremiyorlar. Bu yüzden Karadeniz’de konut satışı çok artmış, yeni firmalar yeni projelerle çıkıyorlar Arap piyasasına.
 
Sizlere 10 yılda çölde yoktan var edilen bir değeri anlatmaya çalışıyorum. Bir ülkede, bir bölgede, bir şehirde istikrar, huzur ve güven olursa, orada her şey oluyor, mucizeler yaratılabiliyor. İşte örnek Dubai, 1300 şirket, 385 finansal şirket, 17 bin 800 profesyonel yönetici ile başarıdan başarıya koşuyor. Vergi sıfır, kurum ve çalışanlardan da vergi alınmıyor.Dubai’ye istediğiniz parayı getirin, istediğinizi götürün, pek soran yok. 4’ü Türk olmak üzere 25 bankada, dünyanın parası yatıyor, dünyanın karı birikiyor.
 
Ama bundan sonra işler biraz değişecek galiba. 2016 sonuna doğru petrol rezervleri bitiyor. Bu bitiş, beraberinde önlemleri de getirecek. Örneğin vergiler yavaş yavaş ama hissettirmeden devreye girmeye başlayacak. Bunun da önlemini bulmuşlar. Dünyada yaptıkları yatırımlara ve büyük kurumların, bankaların hisse senetlerine, sürekli ticaretin artılarına güveniyorlar.
 
Sanıyorum merak ediyorsunuz, Dubai’de hayat nasıl, bakın özetleyeyim sizlere: Giyime kuşama kimse karışmıyor. İstediğiniz gibi giyinebilir, rahatça dolaşabilirsiniz her yerde. Otellerde ve barlarda, lüks restoranlarda içki serbest. Sadece açık alanlarda satılmıyor. Öyle mahalle baskısı, yerel yönetim yasakları filan da yok. Herkes ne yapacağını iyi biliyor burada. Gece kulüpleri çok hareketli, eğlencenin tam hakkını veriyor herkes. Paranız varsa,her şeyi hem de en iyisini rahatça alabilirsiniz. Ancak trafiğe çok dikkat etmeniz lazım. Polis hatayı hiç affetmiyor ve çok ağır cezalar veriyor. Sürat limitini aşmak 350 dolar. Dubai trafiği Istanbul’u hiç aratmıyor. Hele sabah ve akşam saatlerinde trafik adeta kilitleniyor, millet birkaç kilometrelik yere gidebilmek için işkence çekiyor. Bizdeki trafiğe fazla verip veriştirmeyelim, bizden beterleri de var çünkü.
 
Son olarak şu notları verebilirim: Dubai’de yerli işçi pek yok. Ayda 250-300 dolara çalışan Hintli, Pakistanlı, Bengladeşli, Filipinli işçiler var. Yerli memurların, yani Birleşik Arap Emirliği vatandaşı memurların maaşı çok yüksek. Ayda 20-25 bin dolar  alıyorlar. Kiralık evlerin aylık fiyatı 750 dolarla 20 bin dolar arasında değişiyor. Satılık konutlar da çok pahalı. En pahalısı Palmiye adaları bölgesinde. Burada 10 milyon dolara da ev var.
 
Dubai notlarıma burada son veriyorum. Bir başka seyahatte buluşmak üzere…

Bir önceki yazı: Dubai Notları
 
 
 

Bu Makale 02.12.2015 - 15:55:02 tarihinde eklendi.


Kullanıcı Yorumları
Henüz yorum yapılmadı.
En Çok Okunanlar
Bunları Okudunuz Mu?
Yazarlar
Tüm Yazarlar
GÜNCEL HABERLER
SEKTÖREL HABERLER

Turizm gündemine ilişkin haberlerin her gün mail adresinize gelmesi için abone olun.