'Kültür ve turizm iki kuvvetli müsteşarlık ile ayrı ayrı yönetilmelidir'
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası'nın (ATSO) mayıs ayı olağan meclis toplantısında konuşan Başkan Davut Çetin, Antalya turizmi ve yaşanan turist kayıpları konusunda açıklamalarda buundu.
Antalya ekonomisinin gündeminde birinci sırada turizmde yaşanan Rusya kaynaklı kayıpların bulunduğunu ifade eden ATSO Başkanı Davu Çetin, "Şu anda bizim gündemimizin birinci sırasında doğal olarak turizm var. Turizmde maalesef Rusya kaynaklı kayıp devam ediyor. Bu kayıp sadece Antalya’nın kaybı değil, Türkiye genelinde de Rusya’daki gerileme benzer, hatta İspanya’da bile Rus turist sayısında gerileme aynı oranda, hatta biraz farkla daha fazla. Rusya’ya aşırı bağımlılığımız fazla etkilenmemize neden oldu. Turizmde bu kayıp Antalya ekonomisinin küçülmesi anlamına gelmektedir, bu da her yerde kendisini hissettirmektedir." dedi.
21 Mayıs itibariyle Antalya'nın turizmdeki kaybının turist sayısı olarak 255 bin, oran olarak ise yüzde 11 olduğunu kaydeden Davut Çetin, konuşmasının devamında şu noktaların altını çizdi:
"ALMANYA VE POLONYA HARİÇ TÜM PAZARLARDA DÜŞÜŞ YAŞIYORUZ"
"255 bin kaybın 206 bini yani yüzde 80’i Rusya’dan kaynaklanmaktadır. Ancak tek sorun Rusya pazarı değildir. Almanya, Polonya dışındaki Avrupa ülkelerinde de iyi bir tablo görünmemektedir. Hollanda, Avusturya, İsveç, Fransa, Danimarka, Norveç, Belçika, İsrail pazarlarında da düşüşler yaşıyoruz. İngiltere pazarı İspanya’da yüzde 10 artışta, ama bizde yüzde 5-6’lar düzeyinde düşüşte. Avrupa’da düşüşün nedenlerinin mutlaka sorgulanması gerekiyor.
"KAYBEDİLEN HER GÜN ÖNEMLİ"
"Turizmde alınan destek önlemleri yetersiz kaldığı, acilen ek önlemlerin alınması gerektiği görülmektedir. Ama bu tür güncel sorunlar seçim gündemi içinde kaybolmuş durumda. Kaybedilen her günün önemli olduğu bir ortamda seçimin bitmesini, Hükümetin kurulmasını, bu konuların gündeme alınmasını bekleyeceğiz."
"MORALLERİ BOZMAYALIM"
Moral bozmamak gerekir, çünkü Haziran’dan itibaren son dakika satışlarıyla bir parça düzelme olabilir. Ayrıca bu durum birden bire sürpriz bir biçimde ortaya çıkmadı, aylardır bu konuda herkesi uyardık. Bu yıl böyle giderse turizmde 1.5 milyar dolarlar düzeyinde bir kaybımız olacak. Her sektörde bir yıl bir daralma, küçülme olabilir, turizm sektörümüz güçlüdür ve bunu da atlatacaktır"
"KÜLTÜR VE TURİZM AYRILMALI"
"Kültür ve Tuizm Bakanlığı'nın yapısında değişiklik yapılması gerektiğini ifade eden Çetin, "Kültür ve Turizm iki kuvvetli müsteşarlık ile ayrı ayrı yönetilmelidir. Bu ve benzeri konular bildirgemizde yar almıştır. Bunları seçimden sonra da dile getirmeye devam edeceğiz." değerlendirmesini yaptı.
Bu Haber 28.05.2015 - 11:13:30 tarihinde eklendi.
Kullanıcı Yorumları
-
Görüş ve önerilerinize şiddetle itiraz ediyorum Deniz Bey Türk Turizmi bugün çarpık gelişmeyle geldiği noktada, en kuvvetli yönetim olarak (Fantazi: Turizm Hükümeti?) Ankaradan yönetilecek ölçekleri aşmıştır. Zaten gerçekte gerekli olan yönetim değil, Hedefleri ve Yöntemleri belirlenmiş bir koordinasyondur ve Bakanlık olmadan bile yapılabilir. Bu ortamı yenilikçi bir yaklaşımla getirebilecek olan 2023 Stratejisi Prensipleri ise, el birliği ile unutulmuş ve günü kurtarabilmek yönündeki Şampiyon çabaları Başarıyla sürdürülmektedir.
-
Turizmin devlet katında yönetimi yeniden düzenlenmesi gerekiyorsa ki bence gerekiyor, yapılması gereken Yapılması gereken ilk ve tek şey, Turizm ve kültür bakanlığının doğrudan başbakana bağlı bir müsteşarlık olarak düzenlenmesidir.Hantal, verimsiz bir bürokrasi, dğer bakanlıklara ricacı konumda bir turizm bakanlığı,sektörün taleplerine tüm iyi niyetine karşın yanıt veremeyen bir turizm yapılanması.
Ulaştırma, Milli Eğitim, Adalet, Gümrük,İç işleri, Dış işleri,orman, çevre,Ticaret vs. gibi her bakanlıkla işi olan bu sektörün sorunlarının yumağı bu yapılanmazsa olmazsa şimdiye kadar olduğu gibi düğüm olmaktan kurtulamaz.
-
ATSO Başkanımızın aktüel ilgi uyandırarak kafaları karıştırmaktan öteye gidemeyecek olan iki Müsteşarlık önerisi, çok gereksiz ve yersizdir. İçinde bulunduğumuz durumda gelinen Bakanlıkta Turizmin şiddetle ihmal edilmesi süreci ise, sabık Bakan Günayın 8 yıl önce tercih ederek uyguladığı bir tasarruftur. Göreve geldiğinde önünde hazır bulduğu 2023 Stratejisinin Bakanlıkça yok farz edilmesi de, bunun en bariz kanıtıdır. Son Bakanımız ise, iki yılı aşan göreve gelişinde deneyimli Müsteşarına Strateji uygulama talimatı bile vermeyerek, Bakanlıktaki turizmin ihmal sürecini sürdürmüş ve Şampiyon Turizmcilerimiz de bu gelişmelere maalesef seyirci kalmıştır. Yerine oturmayan temel sorun ise, Kamu ve Özel kesim ortaklığı prensibidir Bunun esas sahibi ise, turizmde verimsizlik ceremelerini çekerek yıllardır Stratejik yönetime uyum sağlayamayan (Antalya önde gelerek) Turizmin gerçek paydaşlarıdır. Yakın tarihten sağlam dersler alınmalı ve mutlaka düze çıkılmalıdıe. AMA..?
